Paylaş
Tüm Sayılar      2022      Sayı 202 – Nisan 2022      Sporun Duayen Adası, Deniz Sporlarının Başlangıç Öyküsü

Sporun Duayen Adası, Deniz Sporlarının Başlangıç Öyküsü


Büyükada’da ilk yelkenli sandal yarışlarının da yapıldığı kürek yarışları.

İlk nesil sporcularından olup gazetecilik kariyerinde denize ve denizcilik tarihine dair yazdıklarıyla önemli bir boşluğu dolduran Abidin Daver,[i] Anadolu Türklerinin denizciliğini Selçuklular devrine kadar götürür ve donanma oluşturma girişiminden dolayı Ebulkasım ve Çaka Bey’i ilk Türk denizciler olarak anar. Gemi inşaatının da aynı dönemde başladığını ve Selahattin Eyyubi’nin donanmasındaki Emir Yakup’tan ve İzzettin Keykavus’un “kara ve denizlerin sultanı” unvanına sahip olduğunu belirtir. Anadolu Beylikleri döneminde Aydınoğulları’ndan Umur Bey’in üç yüz gemiyi kara yoluyla Korint’ten geçirmesinin Fatih Sultan Mehmet’e ilham verdiğini de ekler ve 1390’dan itibaren Osmanlı’nın Akdeniz’e hâkim olma tarihçesini aktarır. [ii]

Surnamei Hümayun’daki minyatürlerde cirit tasviri.

Surnamei Hümayun’daki minyatürlerde cirit tasviri.

Osmanlı’da Akdeniz egemenliğe bağlı gelişmiş, yaşadığı döneme damga vuran birçok kaptanıderya yetişmesine rağmen, yelkenli teknenin sportif amaçla kullanımına rastlanmadı. Yelkenin bir spor ya da keyif aracı olarak benimsenmesi diğer ülkelere göre çok daha geç oldu.[iii] Dünyada ilk yelken kulübünün 1639 yılında kolonyalist kaptanlar tarafından Newport’ta kurulmasına karşın bu disiplinin Türkiye’ye gelmesi 20’nci yüzyılın başlarını buldu. İlk yelkenciler de İstanbul’a yerleşmiş İngilizlerdi.

Osmanlı’nın ilk spor kulübü olan The Imperial Yachting and Boating Club’ün kurucusu Amiral Hobart Paşa.

Osmanlı’nın ilk spor kulübü olan The Imperial Yachting and Boating Club’ün kurucusu Amiral Hobart Paşa.

Sir Henry Bulwer.

Sir Henry Bulwer.

Osmanlı kültüründe spor genellikle askerliğin bir unsuru olarak görüldü. Matrak, tombak, cirit, ok, güreş gibi savaş oyunları da gerek askeri eğitimin gerekse gösterilerin bir unsuruydu. Özellikle okçuluk ateşli silahların gelmesinden sonra da önemini kaybetmedi, at üzerinde silahşorluk ve akrobasiyle birlikte gözde spor olarak uygulandı.[iv] Osmanlı’nın denizcilikle ilgili birçok terimi aldığı Bizans’ta da deniz sporları yoktu. Denizle iç içe bir ülke olmasına karşın su sporlarına ilgi duyulmama nedeni ise büyük ölçüde kültüreldi. Benzer bir mesafe 19’uncu yüzyılda batıda doğan birçok spor branşına karşı da korundu. Bu uzun tarihte su sporuyla ilgili rastlanan nadir etkinliklerden biri, 1591’de Sadrazam Sinan Paşa’nın Padişah III. Murat için düzenlediği bir şölende yer verilen yirmi beş peremenin katıldığı kürek yarışıydı. Sonraki 270 yıl boyunca benzer bir etkinlik görülmedi. 1862 yılında, Sultan Abdülaziz döneminde ise İngiltere ve Fransa’da, Thames ve Seine nehirlerinde her yıl belli günlerde, kurallara bağlı yapılan kayık yarışlarına benzer bir spor etkinliği düzenlendi. Yine Abdülaziz döneminde idman sözcüğüyle ifade edilen ve jimnastik temelli spor eğitimi ilk kez 1868’de açılan Mektebi Sultani’yle sivil bir okulun ders programına girdi. İlk spor kulübü de bu dönemde, deniz kuvvetlerinde görevli emekli İngiliz Amiral Hobart Paşa tarafından The Imperial Yachting and Boating Club adıyla kuruldu.

Mektebi Bahriyei Şahane’nin talim gemisi Nüvidi Fütuh.

Mektebi Bahriyei Şahane’nin talim gemisi Nüvidi Fütuh.

Büyükada regatta’larını gösteren kartpostal.

Büyükada regatta’larını gösteren kartpostal.

 

Yelken sporu tarihinin başlangıcı olarak Mektebi Bahriye’nin (Deniz Harp Okulu) faaliyetlerinin gösterilme sebebi de vidi Fütuh, Belkıs, Yunus ve Martı adlı teknelerle süren eğitim seyirleriydi. Yarışma havasından uzaksa da askerliğini denizci olarak yapan gençlerin yelkenle tanışmaları sağlanmıştı.[v] Heybeliada Deniz Mektebi’nin açığında demirli duran yelkenli tâlim gemisi vidi Fütuh’un 1890’lı yıllarda denizci öğrencilerin hayâllerini süsleyen bir sevinç ve heyecan kaynağıydı. Önceden Kaptanıderya Çengeloğlu Tahir Paşa’nın kotrası olan bu brik sınıfı kabasorta çift direkli yelkenlide uygulamalı ders yapmak için dört yıl, gezebilmek için de beş yıl okumak gerekiyordu.[vi]

Prinkipo Yacht Club.

Prinkipo Yacht Club.

Büyükada regatta’larını gösteren kartpostal.

Büyükada regatta’larını gösteren kartpostal.

Oysa öncesi var. Yelkene dair bilinen en eski kupa Prinkipo Yat Kulübü’nce organize edilen ve üç genç İngiliz bahriye subayının kazandığı, 1878 tarihli bir yarışa ait ve bunun kanıtı olan obje İstanbul Yelken Kulübü koleksiyonunda bulunuyor.[vii] Büyükada’nın deniz sporlarındaki duayenliği ise daha da eskiye gidiyor. 1856-1896 arasında “Prinkipo Regattes” adı altında düzenlenen Büyükada regatta’ları, Journal de Constantinople, Le Monde Illustré, Levant Herald, Servet-i Fünun ve Malumat’ın sayfalarında sık sık yer bulmuş, başta Büyükada olmak üzere İstanbul için önemli bir etkinlik haline gelmişti. Bu etkinlikler denizcilik şenlikleri olarak anılıyordu ve İngiltere Elçisi Sir Henry Bulwer’ın[viii] girişimiyle düzenleniyordu. Yassıada’yı satın alıp kale benzeri bir yapı inşa ettiren Bulwer, İstanbul’dan ayrıldıktan sonra da gelenek devam etti ve Büyükada’yla özdeşleşti. İlkinin Meryem Ana Yortusu’na denk düşen 27 Ağustos günü düzenlenmesinden dolayı her yıl aynı tarihte yapılan etkinliğe on, on beş bin kişinin katıldığı oluyordu. Yarışlar Büyükada ile Heybeliada arasındaydı. Giacomo’nun iskelesinden start alan parkur farklı mesafelerde düzenleniyor, kürek, yelkenli, yat, vapur ve askeri gemiler katılıyordu. Sporcular ise kayıkçılar, tekne sahibi yüksek sosyete ile mürettebatıydı.

Prinkipo Yacht Club.

Prinkipo Yacht Club.

1913 yılında Moda’da düzenlenen deniz yarışlarını izleyen Sultan Reşat, Veliaht Vahdettin, Şehzade Abdülmecit, Şehzade Ömer Faruk, Harbiye Nazırı Cemal Paşa ve diğer ileri gelenler.

1913 yılında Moda’da düzenlenen deniz yarışlarını izleyen Sultan Reşat, Veliaht Vahdettin, Şehzade Abdülmecit, Şehzade Ömer Faruk, Harbiye Nazırı Cemal Paşa ve diğer ileri gelenler.

 

Regatta’ların Büyükada’nın fiziksel ve altyapısal dönüşümünde, gelişiminde ve modernleşmesinde ciddi bir etkisi oldu. Katılımın yüksek olmasından dolayı kaldırımlar döşendi, aydınlatma yapıldı, kafe ve sayfiye evleri yenilendi. Ek vapur seferleri konması ve yeni oteller açılmasına da bu gelenek vesile oldu. Yine İngilizlerin girişimiyle 1871’de İstanbul Yat Kulübü de kuruldu ve aynı yıl ismi Yat ve Bot Kulübü olarak değiştirildi. Üç yıl sonra kulüp dağıldı ve 1874’teki regatta sonrasında Büyükada Yat Kulübü kuruldu. Başta regatta olmak üzere birçok etkinlik yapan bu kulüp, sonrasında Avukat Leon Pearce[ix] tarafından alındı. Ardından İzmir’de yaşayan yabancılar da kayık yarışı düzenlemeye başladı. İlk modern Olimpiyat Oyunları’nın bir yıl sonra yapılacağı haberinin de etkisiyle İzmir’deki spor hareketi 1895’ten itibaren ivme kazandı. Böylece Osmanlı’nın modern spor tarihi de deniz sporlarıyla başlamış oldu.

Turgut Ailesi üyeleri bir arada: Asım ve Letta Turgut çocukları Leyla ve Demir Turgut ile (Seyhun Binzetarşivi).

Turgut Ailesi üyeleri bir arada: Asım ve Letta Turgut çocukları Leyla ve Demir Turgut ile (Seyhun Binzetarşivi).

1917 yılında Enver Paşa himayesinde düzenlenen yarış nizamnamesinin kapağı.

1917 yılında Enver Paşa himayesinde düzenlenen yarış nizamnamesinin kapağı.

Abdülhamit döneminde başkente taşınan kayık yarışları, 27 Ağustos 1898 günü, Bahriye Nazırı Hasan Paşa’nın gözetiminde yine Büyükada’da düzenlendi. Yüzlerce kişiden oluşan düzenleme kurulu çoğunlukla yabancı uyruklulardan oluşuyordu ve başkanı Donanma Kumandanı Faik Paşa’ydı. Gazete haberleri bu tarihte Büyükada’da Prinkipiot adında, başkanlığını Kont Darno’nun yaptığı bir kulüp kurulduğunu gösteriyor. İlk yarışlar bu kulübün kürekçileri arasında koşuldu. Aynı şekilde Kadıköy’den gelen Roven Club’ın da bahsi geçiyordu. Münif Paşazade Faik ve Mehmet Ali’nin (Seyfioğlu) Afacan yelkenlisiyle kazandığı 1898 tarihli kupanın da aynı yarışlara dair nadide bir belge olduğu düşünülebilir. Bu kupa da halen Seyfioğlu ailesinde bulunuyor.

Büyükada’ya deniz sporları tarihindeki asıl yerini kazandıran ise 1906’da Leon Pearce’in Büyükada Yat Kulübü’nü The Prinkipo Yacht Club Company Ltd.’ye dönüştürüp şirketleşmesi oldu. 1979’da plaj düzenlemesi sebebiyle yok edilen deniz kenarındaki Nikola Zarifi’nin küçük köşkü yarışlarda hakem heyetine tahsis ediliyordu. Yat yarışları sahildeki Castelli Evleri’nin kayıkhanelerinden start alıyor, seyretmeye gelen sporcu, denizci, müzisyen ve diplomatlar için tribün ve sundurmalar kuruluyordu. Sonradan Osmanlı Büyükada Yat Kulübü, 1924’te ise Büyükada Türk Yat Kulübü adını alan şirket iflas edince, 1937 yılında Atatürk’ün emriyle Anadolu Kulübü’nün şubesi haline getirildi.[x]

Büyükada, Moda ve Bakırköy’deki kulüpler, o dönemde yarışmadan çok geziler düzenlemeyi, yelkenli seyri keyfini yaymayı amaçladı. Kulüplerin üyeleri genellikle Marmara Denizi’nde toplu aile gezintilerine çıkıyor, nadiren kendi aralarında yarışıyordu. Osmanlı dönemindeki son resmi ve kapsamlı deniz sporları organizasyonları 1910 ve 1913’te Sultan Reşat’ın himayesinde düzenlendi. Bu arada futbol kulübü olarak kurulan Galatasaray ve Fenerbahçe kulüpleri denizcilik bölümlerini açmış, aralarındaki rekabet 1913’te Donanma Cemiyeti’nin Büyük Deniz Yarışları’na taşınmıştı. Bu da Moda Koyu’nun bayrağı duayenden devralması anlamına geliyordu. Büyükada’da yelken açanlar hep olacak fakat sporun nabzı artık karşı yakada atacaktı.

Bu başlangıcın Birinci Dünya Savaşı’yla kesilmesindeki en önemli etken Osmanlı Devleti’nin İngiltere’ye savaş ilanıydı. İngilizlere ait tüm kurumlar gibi spor ve yelken kulüpleri de kapandı ve mal varlıklarına el kondu. Prinkipo, Makriköy ve Moda’daki kulüplerin tekneleri de bunların arasındaydı. Bahriye Nezareti’nin bu tekneleri 1915 yılında yerli kulüplere dağıtması Galatasaray, Fenerbahçe ve Anadolu kulüpleri için yeni bir atılım fırsatı olduysa da 1917’de Enver Paşa himayesinde düzenlenen bir yelken yarışı dışında etkinlik görülmedi.[xi] Mütareke ve işgal yıllarının doğurduğu olumsuzluklar da yelken sporunun gelişip yayılmasını engelledi. Branşın devamı artık içinde deniz tutkusu yer eden bir gencin sıra dışı bir başarısına bağlanmıştı. 1921 yılında henüz on iki yaşındayken Avusturya’nın Attersee gölünde düzenlenen Avrupa’nın sayılı yelken yarışlarına katılan Demir Turgut, küçükler kategorisinde yurtdışında kupa kazanan ilk Türk yelkenci oldu. Turgut Reis’in soyundan gelen babası Asım Turgut’un Viyana sefiri olması sayesinde yakaladığı fırsatı değerlendirmiş, Union Yacht Club Attersee’de on yıl boyunca kadar yarışıp 1930 Tuna Kupası da dahil olmak üzere birçok şampiyonluk kazanmıştı. Katıldığı 236 yarışın 220’sini birinci olarak bitirmiş bir yelkenci olarak Türkiye’ye döndüğünde de ilklere imza atmaya devam edecek, yarışçıların duayeni de o olacaktı.[xii]

 


[i] (1886-1954) Mektebi Sultani’den 1907’de mezun oldu. 8 numaralı kulüp üyesi olarak Galatasaray’ın ilk takımında yer aldı. Sanayii Nefise Mektebi’ne devam ederken Matbuat Umum Müdürlüğü’nde çalışmaya başladı. 22 yaşında Meclisi Mebusan zabıt katipliğine atandı. Serveti Fünun, Saadet, Tasviri Efkar‘da yazarak gazeteciliğe geçti. Yenigün, Tercümanı Hakikat, İkdam ve Cumhuriyet’te çalıştı, yazı işleri müdürlükleri yaptı. Spor Alemi, İdman, Deniz, Donanma ve Her Hafta gibi dergilerde yazdıklarıyla “Basının sivil amirali” olarak anıldı.  “Hem Nalına Hem Mıhına” adlı köşe yazılarını yıllarca sürdürdü. TBMM altıncı dönem İstanbul milletvekili seçildi. Yüksek Denizcilik Okulu’nda denizcilik tarihi dersleri verdi. İstanbul Belediyesi neşriyat ve istatistik müdürlüğünden emekli olduktan sonra 1953 yılında elli yıllık gazeteci olarak jübile yaptı. Çok geçmeden kalp krizine bağlı olarak hayatını kaybetti.

[ii] Eminalp Malkoç, “Sivil Amiral Lakabıyla Tanınan Gazeteci Abidin Daver’in Kaleminden Türk Denizciliği” İletişim Çalışmaları Dergisi Sayı 7, 2015.

[iii] Cem Atabeyoğlu, Türk Yelken Sporu Tarihi, Türk Spor Vakfı Yayınları, 1986.

[iv] Nurhan Atasoy, 1582 Surname-i Hümayun, Koçbank, 1997.

[v] Atıf Kahraman, Osmanlı Devleti’nde Spor, T.C. Kültür Bakanlığı, 1995.

[vi] “Ali Rızâ Seyfi’nin Hatıraları” Yakın Tarihimiz, Cild 4,1962.

[vii] http://www.istanbulyelken.org.tr

[viii] (1801-1872) Politikacı, diplomat ve yazar. Harrow School, Trinity College ve Downing College’da okudu. Avrupa, Rusya ve ABD’deki diplomatik görevleri sonrası son olarak İstanbul elçiliğinde bulundu.

[ix] Bengi Su Ertürkmen Aksoy, Neşe Gurallar “19. Yüzyılın İkinci Yarısında İstanbul Gemicilik Şenlikleri: Büyükada (Prinkipo) Regattaları ve Adanın Dönüşümü” http://jfa.arch.metu.edu.tr

[x] Mahmut Nedim Doral, Anılarla Anadolu Kulübü, Anadolu Kulübü yayını, 2020.

[xi] UBS Cup Nostalji 1917, UBS yayını, 2007.

[xii] İzzeddin Çalışlar, İnsan, Deniz ve TAYK, TAYK yayını, 2022.


Yayınlanma Tarihi: 01 Nisan 2022  /  Son Güncellenme: 03 Nisan 2022


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.