Paylaş
Tüm Sayılar      2025      Sayı 240 – Haziran 2025      Yıllar Önce Basında Adalar

Yıllar Önce Basında Adalar


Avrupa’da savaş hızla genişliyor. Haziran 1940’da Almanya Hollanda ve Fransa’ya saldırıyor. Fransa çok güvendiği Maginot hattına rağmen fazla dayanamıyor ve teslim oluyor. Fransa’nın düşmesi yalnız Avrupa’da değil bütün dünyada geniş yankılar buluyor. Diğer taraftan uzun süren kararsızlık döneminin ardında İtalya da İngiltere ve Fransa’ya savaş ilan ediyor. Bütün bunlara ek olarak Sovyet kuvvetleri, Litvanya ve Romanya’ya giriyor. Kısaca savaş bütün kıtayı kasıp kavuruyor.

Türkiye, bütün bu gelişmelerin ardından savaşa girmeyeceğini, tarafsızlığını koruyacağını sürekli dile getiriyor. En yetkili ağızlardan ülkeye doğrudan bir saldırı olmadıkça savaş dışı kalınacağı dile getiriliyor.

Bu ortamda, Adalar’da yaz başlangıcın her yıl karşılaşılan sorunlar gazetelerin konusu olmaya başlıyor. Bu sorunların başında her yıl olduğu gibi bu yıl da su sorunu yer alıyor. Bu köşenin takipçileri 1939 yazının ortalarında Büyükada’ya gemilerle su getirilmeye ve Ada’da binalara su verilmeye başlandığını bildiren coşkulu haberleri hatırlayacaklardır. Bu gelişmenin ardından belediye diğer adalara da hemen su getirileceği müjdesini vermişti. Ancak, 1940 Haziran ayında bu konuda adım atılamamış görünüyor. Dahası, belediyenin tedarik ettiği suyun çok pahalı bulunduğu anlaşılıyor.

Haziran ayının sonlarında Büyükada’da çarşı bölgesinde çıkan bir yangın da geniş yankı buluyor. Çok sayıda dükkân ve evin yanmasıyla sonuçlanan yangınla ilgili haberler bütün gazetelerde etraflıca yer alıyor.

1940 Haziran ayının gazetelerindeki gezimize buyurun…


Adalarda Su Derdi Yine Başgösterdi
Heybeli, Burgaz ve Kınalı Halkı Bir Ton Suyun 84 Kuruşa Verilmesinden Şikâyet Ediyorlar


Sayfiye mevsimi başladığından Adaların su ihtiyacı çoğalmıştır. Belediye, Büyükadada su depoları vücude getirmiş ve bu depolarla evler arasında tesisat yapmış olduğundan bu yazdan itibaren Büyükadanın su ihtiyacı işini tamamen üzerine almıştır.

Bu hususta belediye ile Devlet Liman İşletme idaresi arasında bir anlaşma yapılmıştır.

Liman İşletmesi, büyük su tanklarından birini belediye hesabına Büyükadaya su nakline tahsis etmiştir. Anlaşmaya göre, bir de ucuz tarife hazırlanmıştır. Liman İşletmesi, tonu 20 kuruştan Büyükadaya her gün ihtiyacı kadar su taşıyacaktır ki, şimdilik bu ihtiyaç dört, beş yüz ton kadardır. Gerek Büyükadaya, gerek diğer adalara geçen sene olduğu gibi, Elmalı suyu verilecektir.

DİĞER ADALAR ÖKSÜZ MÜ?

Büyükadanın su derdi böylece kökünden halledilmişken, diğer adalar kısmen ihmal edilmiştir. Devlet Liman İşletmesi, diğer adalarda da eşhasa su vermektedir. Ancak sahilden uzak evlere tevziat belediyenin köhne arazozlarile yapılmakta, bu da pek müşkül ve masraflı olmaktadır.

Liman İşletmesine ya telefon, veya mektupla müracaat suretile arzu edildiği miktarda su talep edilebiliyor. Suyun boşaltılacağı ev sahile yakın ise, Liman İşletmesi kendi vesaiti ile, yani hortumlarla doğrudan doğruya su tanklarından evin sarnıcına kolayca su verebiliyor. Fakat ev, sahilden uzak olduğu takdirde, su, belediyenin bir tek arazozu ile naklediliyor ve bu şekilde nakliyat bazan saatlerce sürüyor.

SU ÇOK PAHALI!

İkinci mühim bir mesele de, Büyükadadan başka adalara suyun çok pahalı verilmesidir. Belediye Büyükadada, İstanbulda olduğu gibi, tesisat yaptığından, ve suyun tonunu da 20 kuruşa naklettirdiğinden, Büyükadalılar Elmalı suyunu ucuz tedarik edebiliyorlar. Fakat Kınalı, Burgaz ve Heybeli halkı, haklı olarak, ayni suyun kendilerine, nisbet kabul etmiyecek kadar pahalı satıldığından şikâyet etmektedirler. Çünkü Liman İşletmesi eşhasa suyun tonunu 84 kuruşa vermektedir. Bu tarife, gemilere tatbik edilen su tarifesinin aynidir. Yani vapurlara da suyun tonu 84 kuruşa verilmekte, küçük adalar sâkinlerine de..

İŞ BELEDİYEDE

Bu işin halli, belediyenin elindedir. Alâkadar makamlar nezdinde yaptığımız tahkikata göre, Liman İşletmesi eşhasa ait suyu bu fiyattan pek aşağı verecek vaziyette değildir. Hâlbuki belediye, Büyükadada olduğu gibi, diğer adalarda da – bugün için geniş tesisat değilse bile, hiç olmazsa – Büyük su depoları vücude getirse ve yine Büyükadaya olduğu gibi, diğer adalara da tonu 20 kuruştan su naklettirirse, küçük adalar sâkinlerinin su dertleri de halledilmiş olacaktır.

BELEDİYE NE DİYOR?

Bu mesele üzerinde belediye mahafilinde yaptığımız tahkikata göre, küçük adaların su dertlerinin de halline çalışılmaktadır. Diğer adalarda hemen her evde sarnıç vardır ve bu adaların ihtiyaçları daha ziyade içme suyuna inhisar etmektedir. Çünkü kışın dolan sarnıçlarla yazın idare edilmektedir. Küçük adalardaki halkın su ihtiyacı da ilk imkânda büyük su depolan tesisile temin olunacaktır.

ADALARDA SU SARFİYATI

Adalara, bilhassa Büyükadaya Elmalı suyunun nakline geçen sene başlanmıştır. Fakat 939 bidayetlerinde henüz tesisat tamamlanmamış olduğundan, geçen sene nakledilmiş olan su miktarı ile bu sene nakledilmeğe başlanan ve bütün sene nakledilecek olan su miktarı arasında mühim fark olacaktır. 939 da Büyükadaya 8125, Heybeliye 1823, Burgaza 259 ve Kınalıadaya da 59 ton su nakledilmiştir. Bu sene bazı adalarda bu miktarın iki mislini bulacağı tahmin ediliyor.

Tan, 7 Haziran 1940, Cuma


Adalar İçin Su Tarifesi


Büyükadanın su derdi halledildikten sonra Heybeli, Kınalı ve Burgaz adalara da ucuz su temini istiyen halkın müracaatları üzerine vali ve belediye reisi Lütfi Kırdar, Liman İşletmesi umum müdürü Raufi Manyas ile temasa geçmiştir.

Belediye Büyükadada muntazam tesisat yapmış, liman işletme idaresile de tonu 20 kuruştan Elmalı suyu nakli üzerinde mutabık kalmıştı. Diğer adalar için böyle bir anlaşma mevcut olmadığından ve liman işletmesine müracaatlar da münferit halde vukubulduğundan; az miktarda su nakli için su tanklarını tahrik çok masrafı mucip olmaktadır.

Vali ve belediye reisi Lütfi Kırdar temaslardan müsbet netice elde etmiştir. Liman işletmesi de inceden inceye tetkikat yapmış ve ton başında asgari 15 -20 kuruş tenzilat yapılabileceği neticesine varmıştır. Keyfiyet dün akşam vali ve belediye reisi Lütfi Kırdara bildirilmiştir. Yeni tarifeye bugün esas şekli verilecek ve tasdik için Vekâlete gönderilecektir.

Tan, 12 Haziran 1940, Çarşamba


Adaların Suyu Ucuzluyor


Büyükadanın su derdini halleden belediye, Kınalı, Burgaz, Heybeli gibi küçük adalara da ucuz su temini suretile bunların su derdini kısmen halletmek üzere Devlet Liman İşletmesile anlaşmıştı. Bu hususta hazırlanan tenzilâtlı tarife tasdik için, dün Münakâlat Vekâletine gönderilmiştir. Bu tarifeye göre Liman İşletmesi küçük adalar halkına suyun tonunu evvelki tarifeden ton başına 20 kuruş noksanına verecektir. Evelce suyun tonu evde teslim 84 kuruştu. Yeni tarifeye göre bu fiyat 644 kuruştur.

Tan, 14 Haziran 1940, Cuma


NOTLAR
BEN DOĞDUM BEN ÖLECEĞİM


Nanemolla ile konuşuyorduk da:

-Ben doğdum. adalarda su derdi vardı..

Dedi, ilave etti:

-Ben öleceğim, yine bu dert devam edecek.

-Neden!. Diye sordum. Şu cevabı verdi:

-Adaların su derdi hallolundu sanıyorduk. Hâlbuki yine olmamış ve halk 44 kuruşa bir ton su almaktan müşteki bulunuyormuş! Nanemollayı hak vermedim değil..

  1. ŞEKİP

İkdam, 8 Haziran 1940, Cumartesi


Adaların suyu
Belediye hariçten boru tedarikine çalışıyor


Vali ve Belediye reisi Lütfi Kırdar dün akşam Sular idaresine giderek bir saat meşgul olmuştur. Mumaileyh, yeniden satın alınacak tesisatın tedariki ve yeni açılacak çeşmeler üzerinde de alâkadarlarla görüşmüştür.

Diğer taraftan Adaların su işi de tetkik olunmuştur. Büyükadanın uzak semtlerine de su verilmesi halk tarafından istendiğinden bunun sür’atle temini için icabeden boru miktarı tesbit olunacaktır.

Harp dolayısile boru tedariki müşkülleşmiştir. Fakat buna çalışılacaktır.

İkdam, 11 Haziran 1940, Salı


HÂDİSELER KARŞISINDA
Adaların Su Hikâyesi


Adalarda oturanlar su fiatlarının pahalılığından şikâyet ediyor ve:

-Bir ton suyu 85 kuruşa alıyoruz, bu ne iştir, diyorlarmış?.

Yerlerinde otursunlar, hiç seslerini bile çıkarmasınlar.. Biz, şehrin içinde, bazı gazino ve bahçelerde, bir bardak suyu 1 kuruşa alıyoruz. Bir ton su bin kilodur. 85 kuruşa verildiğine göre, bir tondan 8,5 bardak su çıkmıyor ya?

Yine, bizden daha ucuz su içiyorlar, demek..

AHMET RAUF

Son Telgraf, 9 Haziran 1940, Pazar


Su hilekârlığı
Adada meğer kuyu suyu satıyorlarmış


Büyükada mahalli belediye doktor ve memurları tarafından yapılan ani bir kontrol neticesinde burada bardakla satılan içme sularından hemen hepsinin kuyu suyu olduğu anlaşılmıştır. Buzlu olarak bardağı 40 paraya verilen bu sular hem de kireçli olduklarından satıcıları hakkında ceza kesilmiştir.

Diğer semtlerde olduğu gibi Adalarda da bardakla yanlız içme suları satılabilecektir.

İkdam, 13 Haziran 1940, Perşembe


NOTLAR
ADADAKİ ESNAF!

Sayfiye yerlerinden Büyükada, bu sene çok az rağbet bulmuş.. O kadar ki, geçen yıllarda adalarda ihtiyarı ikamet eden halkın ancak dörtte biri bu yıl göç etmiş.. Bir gazetenin haber verdiğine göre, bütün ada esnafı kan ağlıyor, işsizlikten ne yapacağını bilmez bir halde, dizlerini döğüyormuş..

Bizim Nanemolla da bu havadisi okumuş da, gülerek yanıma geldi, dedi ki:

-Vah vah., Acıdım onlara.. Bari su satarak geçinsinler.. Sular idaresinin sattığı su o kadar pahalı ki, küçük bir tenzilâtla kolaylıkla rekabet edilebilir. A. ŞEKİP

İkdam, 25 Haziran 1940, Salı


İçme suyu yerine kireçli su


Büyükadada mahalli belediye doktor ve memurları tarafından yapılan ani bir kontrol neticesinde burada bardakla satılan içme sularından hemen hepsinin kuyu suyu olduğu anlaşılmıştır.

Buzlu olarak bardağı 40 paraya verilen bu sular hem de kireçli olduklarından satıcıları hakkında ceza kesilmiştir.

Diğer semtlerde olduğu gibi Adalarda da badema bardakla yalnız içme suları satılacaktır.

Son Telgraf, 13 Haziran 1940, Perşembe


HÂDİSELER KARŞISINDA
Adalarda Kuyu Suyu


Adalarda, kuyu suyunu menba suyu diye satıyorlarmış!. Belediye iktisat müdürlüğü menetmek için tedbir alacakmış?. Bu hâdise, yeni mi öğreniliyor?. Biz, kendimizi bildik bileli, Adalarda, kuyu ve sarnıç suları, menba suyu diye satılır. Adaların âdetlerinden, usullerinden biri de budur.

Fakat, bu sefer, Adada su satan bir vatandaş bize müracaat ederek şu haklı (!) şikâyeti yaptı:

-Efendim, bizim “kuyu suyu” sattığımız doğru değil. Biz, “kuyudan çıkmış su” satıyoruz. Malûm ya, hava taarruzlarına karşı pasif müdafaada, herkesin bir sığınağı olacak… Sular için de en iyi sığınak kuyuları bulduk. Bütün menba sularını kuyulara boşalttık. Şimdi, oradan çekip çekip alıyoruz.

AHMET RAUF

Son Telgraf, 16 Haziran 1940, Pazar


Adalarda kuyu suyunu memba suyu diye satanlar cezalandırılacak


Büyükadada bazı sucuların kuyu ve sarnıç sularını damacanalara doldurarak memba suyu olarak sattıkları yapılan şikâyetten anlaşılmıştır. Belediye Reisliği Adalar kaymakamlığına yaptığı tebligatta Adalarda satılan suların sık sık kontrol edilerek tahlil edilmesi ve memba suyu yerine kuyu ve sarnıç suyu satanların şiddetle cezalandırılarak bu sahtekârlığa meydan verilmemesini bildirmiştir.

Akşam, 13 Haziran 1940, Perşembe


ŞEHİR HABERLERİ
Büyükadada büyük bir yangıın
12 ev, 11 dükkân tamamen yandı. İki itfaiye neferi ağır surette yaralandı


Dün öğleden sonra Büyükadada, büyük bir yangın olmuştur. İskele civarında Komak sokağında aşçı İlyasın 8 numaralı dükkânından çıkan ateş, havanın rüzgârlı olması yüzünden pek çabuk büyümüştür. Evvelâ, bu dükkân ile Koçonun kahvesini ayıran tahta bölme tutuşmuş ve rüzgâr buradan kıvılcımları etrafa saçmağa başlamıştır. Büyükada itfaiyesi yetişmiş ve faaliyete geçmişse de ateşin süratle ilerleme istidadı göstermesi karşısında Heybeliada itfaiyesinden yardam istenmiştir.

Büyükada itfaiyesi bir taraftan ateşi söndürmeğe ve ilerlemesine mani olmağa çalışırken diğer taraftan da rüzgâr kıvılcımları dağıtarak diğer evler ve dükkânlarda yangınlar çıkarmağa başlamıştır. Halk telaşa düşmüş, kimi evlerini, kimi dükkânlarını boşaltmağa çalışmışsa da ateşin süratle ilerlemesi karşısında yanan evler ve dükkânlarda bu gibi tahliye ameliyesine imkân hâsıl olamamıştır.

Biraz sonra, Heybeli itfaiyesi de yangın yerine gelmiş ve Büyükada itfaiyesi ile ile birleşerek çalışmıştır. İki buçuk saat devam eden yangın neticesinde 12 ev, 11 dükkân tamamen yanmıştır. Yanan evler arasında Despinaya ait iki katlı 50 numaralı, Sofidise ait 52 ve 54 numaralı evler, kahveci Koçoya ait 56 ve bakkal Bayramın sahip olduğu 58 numaralı evler bulunmaktadır. Sofidisin yanan evleri altındaki dükkânlar da yanmıştır.

Yanan ev ve dükkânlarda nüfusça hiç bir zayiat olmamış ise de itfaiyeden 262 İsmail damdan düşerek kolundan ve dizlerinden, 122 şoför Yaşar da motopampun saçtığı sıcak sudan haşlanarak yüzünden ve ellerinden ağır surette yaralanmışlardır. Yaralılar motörle İstanbula getirilerek Cerrahpaşa hastanesine yatırılmışlardır.

Yangının aşçı İlyaya ait dükkândaki ocaktan çıktığı tahmin edilmektedir. Ada polisi tahkikata devam ediyor. Yanan dükkân ve evlerden birçoğunun sigortasız olduğu öğrenilmiştir.

Akşam, 27 Haziran 1940, Perşembe


Büyükadadaki yangın
Balıkçılar caddesinde bir aşçı dükkânından çıkan ateş, rüzgârın da tesirile 11 dükkan, 12 ev yaktı


Dün öğleden sonra Büyükadada 11 dükkân ve 12 evin yanmasile neticelenen büyük bir yangın olmuştur. Yangın, iskelenin sol tarafındaki rıhtımın arkasındaki Balıkçılık caddesinden çıkmıştır. Buradaki ev ve dükkânların hemen hepsinin ahşab olması ve çok şiddetle esen rüzgâr, ateşi süratle genişletmiş ve bu suretle yangın kısa bir zamanda büyümüştür.

Yangın, Konak sokağında aşçı İlyanın dükkânından çıkmış ve derhal dükkânın yanına isabet eden Balıkçılık caddesi 56 numaralı kahveci Hiristonun dükkânına sirayet etmiştir. Ateş, esasen bir tahta bölme ile yekdiğerinden ayrılan bu iki ahşab dükkânı süratle sarmıştır.

Büyükada itfaiye grupu, beş dakika sonra yangın mahalline geldiği zaman ateş bu iki dükkânı tamamen sarmış ve yanlarındaki eski ahşab binalara da sıçramış bir vaziyette bulunuyordu. İtfaiye grupunun bütün gayretine rağmen yangın büyümeğe başlamış ve çok şiddetle esen rüzgârın yardımile birbirine yapışık bu eski ahşab evleri sarmağa devam etmiştir.

Kısa bir müddet sonra Heybeli itfaiye grupu ve onu takiben yarım saat sonra da İstinyedeki deniz itfaiye grupu gelmiştir. İtfaiyenin devamlı çalışmasına halkın da yardımı inzimam etmiş ve bu suretle ateşin civar bir iki mahalleye sirayeti önlenmiştir. Ve ateş ancak 11 dükkân ve 12 ev yandıktan sonra saat 18 de tamamen söndürülmüştür. Üç saat devam eden yangında yedi tane müstakil ahşab ev altı tane müstakil ahşab dükkân ve 5 tane de altı dükkân, üstü ev olan ahşab bina yanmıştır.

Yangın, müteaddid defalar civar mahalleleri de tehdid etmiş ve bir defasında Çankaya caddesindeki kilise akaretlerinden bir binanın kaplamasını tutuşturmuştur. Fakat itfaiyenin devamlı gayreti ateşi Balıkçılık caddesinin bir kısmından dışarı çıkarmamıştı.

Yangın, etrafında derhal tahkikata başlanmış ve geç vakit yangının çıktığı aşçı dükkânı sahibi İlya ve bitişiğindeki kahveci Sotirinin ve diğer muhtelif kimselerin ifadeleri alınmıştır. Tahkikata devam edilmektedir.

Cumhuriyet, 27 Haziran 1940, Perşembe


Büyükada yangını dikkatsizlik eseri


Üç gün evvel Büyükadada on bir dükkân ve on iki evin yanmasile neticelenen yangın hakkındaki tahkikat ikmal edilmiştir. Ateşin çıktığı ahçı İliyanın dükkânında lâzımgelen keşif yapılmış ve ocak yanında bulunan tahta bir bölmenin yangına sebebiyet verdiği görülmüştür. Dikkatsizlikle yangına sebebiyet suçundan dolayı İliya hakkında tanzim olunan tahkikat evrakı adliyeye verilmiştir.

Akşam, 29 Haziran 1940, Cumartesi


Büyükadada 12 ev 11 dükkân tamamen yandı


Dün Buyükadada büyük bir yangın olmuş 12 ev ve 11 dükkân tamamen yandıktan sonra güçlükle söndürülmüştür.

Yangın saat 14,45 de Büyükadanın Komat sokağında 8 numaralı İlyanın aşçı dükkânından sıçrıyan kıvılcımların bu dükkânla arkadaki Balıkçılık sokağına nazır Hıristonun kahvesini yekdiğerinden ayıran tahtaperdeyi tutuşturmasından çıkmış ve burada binaların ahşap olması yüzünden sür’atle genişlemiştir. Yangın çıkan yer iskelenin yanındaki rıhtımın arkasında bulunan çarşı içidir. Ateş çabuk sirayet ettiğinden ve Ada itfaiyesinin küçük vesaiti ile söndürülemiyeceği anlaşıldığından derhal Heybeliada ve İstinye itfaiyelerin den yardım istenmiş ve bu gruplar bir müddet sonra yetişmişlerdir. Müşterek çalışma sayesinde yangın nihayet saat 16,54 de söndürülebilmiştir.

Yangını haber alan vali muavini Halûk Nihat Pepeyi ile emniyet müdürü İhsan Adaya gelerek icap eden tedbirleri almışlar ve itfaiye ameliyesine nezaret etmişlerdir.

Yangında itfaiye efradından ikisi yaralanmıştır. Bunlardan biri Ada grupundan 282 İsmaildir; düşmüş bileğinden, kolundan ve yüzünden yaralanmıştır. Diğeri de yine Ada itfaiye şoförlerinden Yaşardır. Bu da fışkıran sıcak su ile ellerinden ve yüzünden haşlanmıştır. Her iki yaralı derhal motörle İstanbula nakledilerek Cerrahpaşa hastahanesine yatırılmışlar ve tedavi altına alınmışlardır. Yanan evlerle dükkânların kimlere ait olduğu ve sigortalı olup olmadıkları hakkında tahkikata devam edılmektedir. Yangının çıktığı aşçı dükkânının sahibi İlya yakalanmıştır. Yangının zuhurunda ihmal olup olmadığı araştırılmaktadır.

Yangın Ada için büyük bir zarar teşkil etmektedir. Çünkü yanan bina ve dükkânlar çarşıdan bir kısımdır. Yanan evler ise ikişer üçer katlı büyük evlerdir.

İkdam, 27 Haziran 1940, Perşembe


NOTLAR
BÜYÜK YANGIN


Büyükadada büyük bir yangın oldu. Buna birçok gazeteler:

-Büyükadada büyük yangın!.

Serlevhası koymuşlar. Nanemolla ile konuşuyorduk da:

-Tabii Büyükadanın yangını büyük olur!

Dedi, ve.. İlave etti:

-Büyük başın derdi büyük olduğu gibi.

  1. ŞEKİP

İkdam, 28 Haziran 1940, Cuma


Büyükada yangını
Dün Adalılar büyük bir tehlike atlattılar, 12 ev, 11 dükkân yandı 2 itfaiye neferi yaralandı

Dün saat 14,45 de Büyükadada 12 evle 11 dükkânın yanmasile neticelenen büyük bir yangın olmuştur.

Yangın Ada iskelesinin yanındaki rıhtımın arkasına isabet eden Kumsal sokağında 8 numaralı aşçı İlyanın dükkânındaki ocaktan sıçrıyanbir kıvılcımın Balıkçıl caddesine nazır 56 sayılı Hristonun kahvesini yekdiğerinden ayıran tahta bölmeyi tutuşturması sebeb olmuştur. O sırada şiddetli esen rüzgârın yangının süratle tevessüünü intaç etmiş, bu iki sokak ortasında bulunan ev ve dükkânlardan mürekkeb Ada derhal alevler içinde kalmıştır. Ada itfaiyesi yangın yerine yetiştiğinde iki dükkanla, mücavir bir evi tamamen yanmış bulmuştur. Bu vaziyet karşısında derhal Heybeliada itfaiyesi ile deniz itfaiyesine haber verilmiştir. Ada itfaiyesi yangını önliyecek tedbirleri almış, halkın da yardımı ile ateşin tevssü etmesine mani olmağa çalışmıştır. Biraz sonra Heybeli, 45 dakika sonra İstinye deniz itfaiye grupu yetişmiştir. İtfaiyenin cansiparane gayreti, şiddetli esen rüzgâra rağmen Büyükadayı tehdit eden yangını önlemeğe muvaffak olamamıştır. Maalesef itfaiye yangının daha fazla büyümemesi için sarfettiği gayret esnasında iki de yaralı vermiştir. İtfaiye neferlerinden birinin kolu kırılmış, diğerinin de yüzü yanmıştır.

Yangın saat 19 da 12 ev, 11 dükkân yandığı halde tamamen söndürülmüştür. Yangının zuhur ve zarar ika ettiği kısım Adanın kenar mahallelerinden birini teşkil ettiği cihetle, burada büyük evler yoktur. Bir kısmını çarşı, diğer kısmını da nisbeten küçük evler teşkil etmektedir.

Bütün evler ve dükkânlar ahşab olduğu, civarda da büyük yağlı boya köşkler bulunduğu için yangın bir aralık bütün Adayı tehdid istidadını göstermiştir. Bu yüzden halk bir hayli telâşa düşmüş ve heyecan geçirmiştir.

Zabıta tahkikata devam etmektedir.

Son Posta, 27 Haziran 1940, Perşembe


Büyükada yangını tahkikatı


Dün saat 14,45 de Büyükada çarşısında balıkçılar caddesinde vukua gelen yangın tahkikatına devam olunmaktadır.

12 evle 11 dükkânın tamamen yanması ile neticelenen bu yangın İlyanın dükkânından çıkmış, rüzgârın tesirile ateş, çabuk büyüdüğünden İstinye ve Heybeli itfaiyeleri de çağırılmıştır.

Vali muavini Halûk ve itfaiye müdürü ile Adalar kaymakamı B. Şevket icabeden tertibatı almışlar, fakat ateş ancak saat 17 de söndürülebilmiştir.

Yangın esnasında Büyükada itfaiye efradından İsmail ile Yaşar yaralanmışlar ve tedavi altına alınmışlardır.

Gece de saat 23,5 da Büyükadada Akasya otelinin bacası tutuşmuşsa da hemen söndürülmüştür.

Son Telgraf, 27 Haziran 1940, Perşembe


Büyükadada İskele Civarında Dün 11 Evle Dokuz Dükkân Yandı

Dün saat 14.50 de Büyükada da iskele civarındaki Balıkçılar caddesinde bir yangın çıkmış, 11 evle 9 dükkân tamamen yanmıştır. Ateşin nereden çıktığı henüz malum olmamakla beraber çok kuvvetli bir ihtimale göre, yangının ayni caddede aşçılık eden İlyanın lokantasından çıktığına ihtimal verilmektedir. Bu caddede manavlık yapan Hüseyinin söylediğine göre, ilk alev aşçı İlyanın dükkânının bacasından yükselmiş ve hava çok rüzgârlı olduğundan süratle büyümüştür.

Yangın ihbarından 4 dakika sonra Balıkçılar caddesine yeti şen Büyükada itfaiyesi ateşin daha ziyade büyümek ve bütün bir semti silip süpürmek istidadında olduğunu görünce, telefonla ilk defa Heybeliada, daha sonra da İstinye deniz itfaiyesini haberdar ederek yardım talebinde bulunmuştur.

Yangının yirmi beşinci dakikasında Heybeliada 1 saat 16 dakika sonra da İstinye grupu Büyükadaya gelmişler ve canla başla çalışmıya başlamışlardır. Bu esnada yangın ayni cadde üzerinde Hıristoya ait 56 numaralı kahveye sirayet etmiş, çok geçmeden sağlı sollu iki gola ayrılarak rüzgârın yardımı ile ilerlemiye başlamıştır. Adanın bu kısmında ev ve dükkânlar ahşap olduğundan ateşin büyümesine mani olunamamış, 11 evle 9 dükkân ve kısmen de eşyaları ile beraber tamamen yandıktan sonra ateş bastırılmıştır. Bu esnada Büyükada itfaiye grupundan 282 numaralı İsmail çıktığı bir duvardan düşerek başından ve bacağından ağırca yaralanmıştır. Ayni gruptan 122 numaralı şoför Yaşar da arazözün radyatöründe kaynıyan suların kapağı atıp fışkırması neticesinde muhtelif yerlerinden haşlanmıştır. Yaralılar can kurtaran romorkörü ile Beyoğlu hastahanesine kaldırılmışlardır.

Yangın akşam saat 19.30 da tamamen sönmüş, Ada itfaiyesinden başka diğer gruplar yerlerine avdet etmişlerdir.

Tan, 27 Haziran 1940, Perşembe


Büyükadada 12 evle 11 dükkân yandı


Dün Büyükadada bir yangın olmuş, 12 ev, 11 dükkân kâmilen yanmıştır. Yaptığımız tahkikata göre, dün saat 14.50 de Adanın Balıkçılık caddesinde Kumsal sokağında 8 numaralı aşçı dükkânın damından birdenbire alevler yükselmiştir. Yangın görülünce derhal Ada itfaiyesine haber verilmiş, biraz sonra Ada grupu yangın yerine yetişmiştir. Bu sırada alevler bitişikteki dükkânları da sarmış bulunuyordu.

Bu vaziyet karşısında Heybeli grupu, biraz sonra da İstinye deniz itfaiyesi yetişmiş, söndürme işine yardıma başlamışlardır.

Fakat rüzgâr etmekte olduğundan ve binalar da ahşap olduğundan yangın gittikçe büyümüş, ancak saat 16.50 de önü alınmıştır. Yangının aşçı İlyanın ocağından çıkan kıvılcımlar yüzünden zuhur ettiği anlaşılmıştır.

İlyanın dükkânı ile Koçonun dükkânı, Despinaya ait iki katlı evle dükkân, Sofidiye ait üç katlı evle dükkân, bakkal Bayrama ait dükkân yananlar arasındadır.

Yangının büyüyeceği endişesi karşısında civardaki binalar tahliye edilmiş, Adalılar büyük bir korku geçirmişlerdir.

Vakit, 27 Haziran 1940, Perşembe


Halk bu sabah kırlara, mesirelere akın etti


Bugün havanın güzel olması yine halkımızı tatil gününü geçirmek üzere akın akın sayfiye ve mesire yerlerine koşturmuştur.

Bilhassa Boğaziçi ve adalarla Anadolu yakasına hareket eden sabah vapurları tıklım tıklım insanla dolmuştur. Bu yüzden sabahleyin Adalara ilk postada 1 vapur yerine 3 vapur kaldırılmıştır.

Son Telgraf, 23 Haziran 1940, Pazar


Yaz hayatı başladı


İki günbenberi İstanbulda yaz başlamıştır. Sıcaklık, henüz şikâyet edecek derecede olmamakla beraber, gün arası 29-30 dereceye kadar çıkmaktadır. Dün şehir civarındaki mesire yerleri çok kalabalıktı. Adalara, Boğaziçine, Anadolu sahillerine, Floryaya binlerce halk gitmiştir. Fakat asıl kalabalık Mecidiyeköyü, Hürriyetiebediye tepesi taraflarında idi. Dut mevsimi olduğundan Mecidiyeköyündeki dutluk müthiş kalabalıktı. Binlerce halk burada akşama kadar hava almış, eğlenmiştir.

Akşam, 17 Haziran 1940, Pazartesi


Dünkü Yağmur
Birçok çukur yerleri su bastı


Evvelki akşam İstanbulda hava kapanmış, gece yarısından sonra muhtelif fasılalarla sağanak halinde yağmur yağmıştır. Yağmurun şiddetinden sokaklarda seller husule gelmiştir. Yağmur dün de gök gürültüsü ve şimşeklerle müterafık olarak fasılalarla devam etmiştir.  Dün termometre 22 derece idi. Fakat rütubetin fazlalığından hava ağırdı.

Büyükadada Alpaslan sokağında oturan bahçıvan 60 yaşlarında Vasil helâda iken yağan yağmurun tesirile duvar çökmüş, Vasil taşların altında kalarak ölmüştür.

Akşam, 29 Haziran 1940, Cumartesi


İlk yaz pazarı
Dün halk, mesirelere ve sahillere akın etti


Tatil günlerini temiz ve ılık bahar havasından istifade ederek geçirmek istiyenler, dün şehrin civar mesirelerini doldurmuşlardı. Edirnekapı ve Topkapı haricindeki kırlar, hayli rağbet gördüğü gibi Boğaziçi vapurları da, görülmemiş derecede kalabalıktı. Şirketi Hayriye, halkın tehacümü karşısında, zuhurat postaları çıkarmak suretile kalabalığın önünü almağa muvaffak olmuştur. Yeşilköy ve Floryaya giden trenlerde de hemen hemen yer bulmak kabil değildi. Adalar, Anadolu hat güzergâhı köyleri de, İstanbuldan gelenlerle erkenden dolmuştu. Hava, kâh açıp kâh kapamakla beraber yağmur yağmadığından mesirelere gidenler, güzel bir gün geçirmişlerdir.

Cumhuriyet, 3 Haziran 1940, Pazartesi


Dün halk mesire yerlerine akın etti


Dün mevsimin ilk sıcak tatil günü idi. Tatili mesire yerlerinde geçirmek isteyen halk sabahın ilk saatlerinden itibaren vapur, tren ve tramvaylarla şehir dışına akın etmeğe başlamıştı. Dün bilhassa Adalar, Florya, Boğaziçi, Mecidiyeköyü ve Topkapı dışı çok kalabalık olmuş, halk geç vakte kadar bu semtlerdeki eğlence yerlerinde, plâjlarda vakit geçirmiştir. Dün banliyö trenlerile Boğaziçi ve Ada vapurları müteaddid ilave seferleri yapmışlardır.

Son Posta, 17 Haziran 1940, Pazartesi


Ada vapurunda rezalet çıkaran iki sarhoş mahkûm edildi


Reşad ve Mehmed Ali adlarında iki arkadaş dün Büyükadaya gitmişler ve burada kafaları bir hayli çektikten sonra sarhoş bir halde İstanbula dönmek üzere Burgaz vapuruna binmişlerdir.

İki kafadar sarhoşluğun verdiği tesirle bu sefer oturdukları kamarada halkı rahatsız edecek tarzda konuşmağa, hattâ şarkı söyleyip oynamağa başlamışlardır.

Bu vaziyet karşısında sinirlenmeğe başlıyan yolculardan Hüseyin adında bir zat iki kafadarı sükûta davet etmek istemişse de bunlardan Reşad:

«-Sen kim oluyorsun be adam? Yük sek rütbeli bir sübaya ne hakla müdahale ediyorsun» demiş, kendisine asker süsü vermiş, Mehmed Ali de Hüseyin adındaki zatın müdahalesine iştirak eden diğer yolculara:

«-Şimdi birer yumrukta hepinizi yere sererim.» tehdidini savurmuştur.

Azılı sarhoşların bu tehdidkâr cevabları karşısında sükût eden yolcular, vapur Köprüye yanaşır yanaşmaz keyfiyetten polisi haberdar etmişlerdir.

Bu şikayet üzerine derhal harekete geçen memurlar, iki kafadarı yakalamışlar ve ikisini de meşhud suçlara bakan Sultanahmed üçüncü sulh ceza hakimliğine teslim etmişlerdir.

Bir fabrikada amele oldukları tesbit olunan Reşadla  Mehmed Ali dün hâkim huzurunda suçlarını tamamen itiraf etmişler: «-Bir cahilliktir ettik.»

Demişlerdir.

Neticede suçları sabit görülen Reşadla Mehmed Ali üç gün hapse mahkûm edilmişlerdir.

Son Posta, 10 Haziran 1940, Pazartesi


Ada vapurunu altüst eden sarhoşlar!
Hemen cürmü meşhut mahkemesine verilip mahkûm edildiler!


Bir fabrikada amele olduğu tesbit edilen Reşad ve Mehmed Ali isimlerinde iki kafadar dünkü pazar akşamı Adalarda gezmeden dönen halkla dolu Burgaz vapurunda sarhoşlukla rezalet çıkarmışlar ve yolculardan Hüseyinle bazılarına, kendilerine resmi bir üniforma sahibi süsü vererek tehdit etmişlerdir.

Vapur köprüye yanaşır yanaşmaz azılı sarhoşlar polise teslim olunmuştur. Cürmü meşhuda bakan Sultanahmet birinci sulh ceza mahkemesi Reşad ve Mehmed Aliyi birer gün hapse mahkûm etmiştir.

Son Telgraf, 10 Haziran 1940, Pazartesi


Büyükada bisikletleri
Yazan Hikmet Münir


Dün Pazar olmak dolayısile biraz dinlenmek için Adaya gitmiştim.

Gerçi bir gazetecinin tatil yapmasına imkân yoktur. Nerede olsa, iş onu takip eder. Çünkü işi hayattır. Hayatın gösterdiği renk renk cilvelerdir. Adalar ise, İstanbul hayatının en cilveli bir muhitini teşkil ederler. Orada bir gazeteci dimağının, sükûn içinde kalmasına imkân var mı?

Sükûn ve istirahatten vazgeçelim; tehlikeye bile düşmek ihtimallerile karşılaştım!.

Büyükadada otomobil gezmesine müsaade edilmez ve bu tedbir, pek yerindedir. İstanbulun bir nebzeciğinde olsun, o korkunç “sivil tanklar”ın şerrinden emin kalmak kabil olmalıdır. Lâkin Adalarda otomobile düşen “vazife”yi aşağı yukarı bisikletler görüyor.

Aman o ne şiddettir; o ne sürat ve dikkatsizlik!.. Her dakika başında bir alay bisikletli, salına salına gezerek temiz havanın azıcık keyfini çıkarmak isteyen halkın arasına bir fırtına hücumile saldırıyor.

Ve herkeste bir kaçışma!

Dakika başında bu manevra tekerrür ediyor.

Acaba Ada belediyesi, bu “bisiklet süvar”ların hatekâtına bir hudut koyamaz mı?

Vakit, 10 Haziran 1940, Pazartesi


Donanmamızın talimleri


Yavuz donanmamıza mensup diğer bazı gemiler tarafından yarın Büyükada açıklarında top endaht talimleri yapılacağı vilayetçe Kartal ve Adalar kaymakamlıklarına, Liman Reisliğince de vapur kaptanlarına bildirilmiştir. Bu civardan gemilerin geçmesi menedilmiştir.

İkdam, 20 Haziran 1940, Perşembe


Büyükadadaki yoksul mektepli çocuklar


Şehrimizin muhtelif kazalarında vaziyetleri yeni cemiyetler kanununa uydurulan ilkokullardaki yoksul ve fakir çocuklara yardım birliklerinin yıllık kongreleri devam etmektedir.

Bu meyanda Büyükada, Heybeliada, Kınalı ve Burgaz adalarındaki ilk mekteplerin fakir, yoksul çocuklarına yardım birliğinin heyeti umumiye kongresinin de ayın 29 uncu cumartesi günü akşam saat 19 da Büyükada parti binasında icra olunması kararlaştırılmıştır.

Kongrede Büyükada ve diğer adalardaki tekmil fakir, yoksul çocuklara bu yıl öğle vakitleri sıcak yemek verilmesi imkânı da tetkik olunacaktır.

Son Telgraf, 23 Haziran 1940, Pazar


Büyükada ve Çamlıca kampları

İlk mektep çocukları ile açılması kararlaştırılan kamplardan Florya ve Yeşilköydekilerin tesislerinden bazı sebepler dolayısile vaz geçilmesi münasip görüldüğünden bunların yerlerine Büyükada ve Çamlıcada birer kamp küşat olunacaktır.

Son Telgraf, 28 Haziran 1940, Cuma


Adalar Arkasında Top Atışı Yapılacak

Yarın Yavuz harp gemimiz Adalar arkasında top atışı yapacaktır. O civardan geçecek vapurların dikkatli hareket etmeleri denizcilere ilan edilmiştir.

Tan, 20 Haziran 1940, Perşembe


Adaların arkasında top atışı tecrübeleri

21 haziran 940 cuma günü Yavuz harb gemisi tarafından Adalar arkasında tahdid edilmiş sahada top atışı tecrübeleri yapılacaktır. Tecrübelerin yapılacağı yerden vapurlar ve diğer deniz nakil vasıtalarının geçmesi yasak edilmiştir.

Yeni Sabah, 20 Haziran 1940, Perşembe


KÜÇÜK HABERLER:

Büyükadada İbrahim ve Dimitri isminde iki kişi bir çöp dökmek meselesinden kavga etmişler, Dimitri bir yumrukta İbrahimin çenesini kırmıştır. Polis işe el koymuş, yaralıyı tedavi altına aldırmış suçlu yakalanmıştır.

Akşam, 22 Haziran 1940, Cumartesi


Yaz tarifeleri
Denizyolları ve Şirketi Hayriyenin tarifeleri 1 temmuzda tatbik edilecek

Denizyolları ile Şirketi Hayriyenin yaz tarifeleri hazırlanmıştır. Denizyollarının yaz tarifesi tasdik edilmek üzere Vekâlete gönderilmiştir. Bu hafta tasdikten gelecek ve 1 temmuzda meriyete girecektir. Yeni tarifede Adalar hattından iki postanın kalktığı haber verilmektedir. Şirketi Hayriyenin yaz tarifesi de ay başında tatbik edilecektir. Küçüksudaki plâj ve gazino bugün açılacaktır.

Akşam, 22 Haziran 1940, Cumartesi


Büyükadada Nizam caddesinde:
TILLA
(Bayan Leylâ Aysel Sungur)
Kahve Lokanta ve Dansingi


Geçen cumartesi günü, Adanın bütün sayfiyecileri ve bir çok müşterilerinin huzuriyle resmi küşadı yapılmış ve cidden herkesi memnun etmiştir.

Bayan Leylâ (Tılla), Büyükadada böyle nezih bir aile mecmaı açmakla bir yenilik yapmış ve müstesna zevki selimini göstermiş oluyor.

Sayedar müteaddid çam ve servi ağaçları ve yemyeşil palmiyeleri altında Marmaraya fevkalâde nezareti havi üç büyük taracası ziyaretçilerin istirahatlerine âmadedir.

Orijinal tesisatı ve emsalsiz bir zevkin mahsulü zarif dekorlarile âdeta Rivyera’da oturmuş hissini vermekte ve bilhassa gece, yüzlerce rengârenk ampullerin tenviratı ve havai ziya oyunları ile şayanı hayret ve fecrik bir manzara arzetmektedir.

Tılla Kahve, Lokanta ve Dansing’i şehrin en lüks, en şık ve en fazla rağbet gören nezih bir aile mecmaı olmuştur. Her gün, kibar ve zevki selim sahibi ziyaretçiler ve aileler Tılla’yı teşrif etmekte ve cidden hoş bir vakit geçirmektedirler.

Her birisi san’atının eri olan ve hey’eti umumiyesiyle fevkalâde bir musiki hey’eti teşkil eden Orkestrası, güzel musiki ve dans Amatörleri için bulunmaz bir fırsattır.

Lokantasına gelince emsaline ender tesadüf edilir bir lezzet ve nefasetteki yemekleri ve bilhassa tanınmış Tılla Pasta ve Gatoları her türlü methüsenanın fevkindedir. Fiatlar ise, mahallin bütün lüks ve zerafetine rağmen sair yerlerden çok pahalı değildir. Hülâsa binbir gece masallarını andıran feerik ve göz kamaştırıcı dekor ve tesisatile her türlü konforu havi böyle bir Lokal tesis ve küşadına muvaffak olan Bayan Leylâ (Tılla) cidden şayanı tebriktir.

Bu akşam verilecek mehtap suaresi ise parlak bir muvaffakiyet kazanacağı şüphesizdir.

Akşam, 22 Haziran 1940, Cumartesi


Büyükada: Nizam caddesinde
TİLLÂ Lokanta ve Dansing’i
Telefon: 56 – 210


Her gün açık havada gölgeli palmiyeler altında ve Marmara nezareti karşısında ÖĞLE taamı, TE ve DINE DANSAN, saat 18 den gece saat 2 ye kadar MÜKEMMEL ORKESTRA.

Tabldot ve alakart taam. Lütfen sofralarınızı evvelden tutmanız rica olunur.

Cumhuriyet, 29 Haziran 1940, Cumartesi


Heybeliada Plâjı Açıldı


En ucuz, istirahat ve eğlence yeri, Nefis yemekler ve her türlü meşrubat.

Akşam, 1 Haziran 1940, Cumartesi


Heybeliadanın en kibar ve aile muhiti arasında tanınmış
HALKİ PALAS


açılmıştır. Modern konfor, mükemmel yemekler, mutena servis, fiatlar fevkalâde ehvendir. Uzun müddet kalacaklar için hususi pazarlık yapılır.

Akşam, 29 Haziran 1940, Cumartesi


BÜYÜKADADA DONANMA SOKAK No. 13

– İskeleye 4 dakika mesafede kuyulu, çamlı bahçeli 7 odalı, arzu edilirse dört oda üzerine de müstakilen verilir. Müracaat 23133 telefon M. Kayadelen. Saat. 10 -11 arasında.

Akşam, 4 Haziran 1940, Salı


BURGAZ ADASINDA (1500) LİRAYA SATILIK iKi EV

Hristos Yolu üzerinde, tepeye yakın çamlar ortasındadır. Birinin beş odası vardır pencere ve camları tamire muhtaçtır. Diğeri muntazamdır. 4 oda bir mutfak ve sarnıcı vardır. Hava ve nezareti fevkalâdedir. Görmek için içindekilere, görüşmek için polis bay Sami’ye müracaat. -2

Akşam, 16 Haziran 1940, Pazar


Heybeliada Deniz lisesi müdürlüğünden :

1 – Deniz lisesi birinci ve ikinci sınıflara talebe kayıt ve kabulüne başlanmıştır.

2 – Lise birinci sınıfa girmeğe isteklilerin kayıtları 10 Ağustos 940 tarihine kadardır

3 – İkinci sınıfa girmeğe isteklilerin kayıtları 20 Haziran 940 tarihine kadar devam edecek ve 20 -25 Haziranda müsabaka sınavları yapıIacaktır.

İsteklilerden İstanbulda olanların doğrudan doğruya okul kaydı kabul komisyonuna İstanbuldan başka yerlerde olanların bulundukları mahallin askerlik şubelerine müracaatları ilân olunur. (4635)

Akşam, 7 Haziran 1940, Cuma


Adalar sulh mahkemesinden: 940/31

Mahkemece terekesine el konmuş olan ölü Mahbubenin tereke eşyası 24/15/940 pazartesi saat ondan itibaren Heybeliada Kılavuz sokak 2 No. lu hanede satılacağından talip olanların mahalli mezkûrde hazır bulunacak alâkadar memuruna müracaatları ilân olunur. (27716)

Akşam, 22 Haziran 1940, Cumartesi


Heybeliada deniz lisesi müdürlüğünden

Deniz lisesi ikinci sınıfına girmeğe istekli okurların müsabaka sınavları 24/Haziran/940 pazartesi günü saat 9 da yapılacaktır. Bu tarihe kadar kayıt muamelesini yaptırmış olan okurlar beraberlerinde siyah mürekkepli kalem, cetvel, minkale, perkel ve lâstik olduğu halde okula müracaatları.       4932

Akşam, 22 Haziran 1940, Cumartesi


ÖLÜM

Kesriye Eşrafından Merhum Tevfik kalfa kızı ve İstanbul Defterdarlığı 3 No. sında tetkiki itiraz komisyonu hesap mütehassısı Eşref kalfanın ve Ankarada Yüksek Mühendis Şekip Akalının eşi  Saadet Akalınınn ablaları Sivas Defterdarlığı varidat müdürü Recai Balkır ve Erzincanda Veteriner yüzbaşı Ekrem Albar’ın eşi Silivri İlkmektep öğretmeni Emine Albar’ın anneleri Lütfiye Kalfa evvelki gece rahmeti rahmana kavuşmuştur.

Merhume hayır ve iyilik sever salihatı nisvandan olup muhitinde ve tanıdıkları arasında herkesin hürmet ve muhabbetini kazanmış bulunuyordu. Cenabıhak merhumeye af ve mağferet ve ailesine sabır ihsan eylesin.

25 Haziran bugünkü salı günü Büyükadada Madendeki köşklerinden kaldırılarak Ada camiinde öğle namazı kılındıktan sonra Büyükada kabristanına defnedilecektir. Köprüden Adaya sabah 9,25 de, 10,15 de vapurlar vardır.

Akşam, 25 Haziran 1940, Salı


Adalar Sulh Mahkemesinden: 940/8

Heybeliada sanatoryomunda ölen Ömer oğlu Osman Gedikli, Mehmet Çayırcı, İsmail Aykut, SeferoğIu Hamit Temiz, Halil Koçkan, İbrahim oğlu Mustafa Çamlı, Osman oğlu Aslan Kırnatalı, Salih kızı Atiye Serin, İsmail oğlu Ömer Çelikel, Mehmet Prateva, Ali Osman oğlu Mustafa İpek, Halim kızı Fatma Filiz, Burhan kızı Şivezat, Burgazada sanataryomunda ölen Musa Küttaş, Büyükadada Lukiyenin evinde ölen Hüseyin oğlu Hilminin eşyaları 4/7/940 perşembe günü saat 10 dan itibaren mahkeme koridorunda ve ölü Marinin eşyası da aynı günde saat 14 de Nizamda Akakca sokak 6 sayı evde satılacağından talip olanların mahalli mezkûrda hazır bulunacak alâkadar memuruna müracaatları ilân olunur. (M. 2472)

Akşam, 28 Haziran 1940, Cuma


Yayınlanma Tarihi: 10 Haziran 2025  /  Son Güncellenme: 10 Haziran 2025


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.