Paylaş
Tüm Sayılar      2022      Sayı 204 – Haziran 2022      Uygulanamayan Yönergenin Hikayesi

Uygulanamayan Yönergenin Hikayesi


2020 yılında İBB 90 küsur milyon TL’yi faytonculara verdi. Amaç, Adalar’da faytonları kaldırmak için faytoncu esnafı ile anlaşmak ve onları mağdur etmemek için de bir tazminat vermek ve böylece bu sorunu çözmekti. Çok olaylı, çok sıkıntılı, çok ölümlü (at ölümlerinden söz ediyorum-110 at ile başlayan ölümler sonrasında plansız ve beceriksiz bir operasyon ile sayısı 800lere varan at ölümü gerçekleşti) bir süreci hep birlikte yaşadık.

Artık faytonlar kalkmıştı. Atlarına, adalılara ve ziyaretçilere sadece para makinası olarak bakan esnaf da sus payı paralar verilerek tasfiye edilmişti.

Faytonların kalkması değil, belli sayıda faytonun iyileştirilerek işletilmesinin düşünüldüğü, eş zamanlı olarak elektrikli araçlar ile kurulacak bir sistemin tasarlandığı sırada ruam tehdidi ile ortaya çıkan ani olağanüstü durum bu planlananların hepsini bir anda durdurmuştu. İBB’nin elinde ne elektrikli otobüs vardı ne de taksi. Bu ani oldu bitti hâli başka bir kaosu körüklemeye devam ediyordu. Aniden beliren bir ulaşım hizmet boşluğu çıkmıştı ve İBB ne kadar hızlı davransa belli ki o kadar çok hata yapacaktı. Bu hizmet boşluğunu kapatmak 2020 yılı yaz sezonu başında bir hayli zor olacaktı. Nitekim böyle de oldu.

Ulaşım yönetimi İETT’ye verildi ve gene iki yıl içinde el yordamı ile edinilen deneyimlerle Adalar ulaşım hizmeti görülmeye çalışılıyordu. Burada da şöyle sıkıntılar yaşandı; İETT tarafından temin edilen elektrikli araçların trafiğe uygun olmadığını ve çalıştırılamayacağını iddia eden merkezi yönetim bu araçların trafiğe çıkmasının mümkün olmadığını savunarak bazı koşullar öne sürdü, gerekçe yolcu ve yayaların can güvenliği idi. Yollara, yol butonları çakıldı ve bakıldı ki bu çakılan butonlar yayaların ve bisikletlilerin düşmesine neden oluyor, bunlar söküldü yerine başka türde yeni butonlar (Tahminen 22.000 buton x 50 tl = 1.100.000 TL) çakıldı. Şimdi bu butonlardan eser yok. Hepsi söküldü gitti, çalındı mı, tahrip mi oldu? Bilinmez. Boşa harcanan paralarımız!

Bütün bu yönetim karmaşası içinde yeni bir oluşum başlamıştı bile. Adalar kendi klasik dinamiğini ortaya koymuş, insan ve yük taşımacılığını küçük, uydurma üç tekerlekli elektrikli araçlarla yapan yasa dışı bir taşımacılık organizasyonu tırmanmaya başlamıştı. Faytonların boşluğu gene aynı aktörlerle dolduruluyor ve özellikle gününü geçirmek için Adalar’a gelen günübirlikçinin ayırmış olduğu eğlence bütçesini emen bir korsan yapı Adalar yolcu taşıma sistemine de facto ortak olmuştu. Bu korsan taşımacılığın müşterisinin yüzde doksanı günlük turistti. Hani nerede insan ve yolcu güvenliği gösterilen hassasiyet?

En büyüğünün boyu beş km olan İstanbul Takım Adaları’na gelen ziyaretçilerin sanki hepsini taşımak zorunluymuş gibi davranmak ve bu baskın turist kitlesine hizmet verememenin bir hizmet eksikliği olduğunu düşünmek ise başka bir aymazlıktı. Son kırk yıldır “turist fazlası” sorunu yaşayan ve bu durumun gerçekliğini tamamen unutmuş, bildiğimiz popülist yönetim yaklaşımı burada da söz konusuydu. Aşırı talebin nasıl kontrol edileceği asıl sorun iken artan ve daha nereye kadar artacağı belli olmayan bu talebe yetişmeyi sorun etmek, çözümsüzlüğe baştan teslim olmaktı. Hiçbir sorumlu mevkii bunu anlamadı, hissetmedi, söylemedi.

Sekiz-dokuz ay sonra yeni otobüsler ve taksiler geldi. Yarısı kadın sürücülerden ve çoğunluğu adalılardan oluşan gerçekten eğitimli kibar sürücüleri ile çağdaş bir filo kuruldu. Bu bir başarıydı, eşitlikçi ve uygar bir yaşamı Adalar’da var etmeye çalışan bütün adalılar için de bir mutluluktu.

2021 yılı Mayıs ayına kadar geldik. Hala bir şey değişmemişti. Korsan araçlar ve yasadışı bireysel araç kullanımı sürüyordu. Arada, Adalar Emniyet Amirliğinin önünde çevresi polis bandı ile çevrelenmiş beş ila on adet trafikten menedilmiş üç tekerlekli akülü araçları görüyorduk ama bu arada yüzlerini bile tanımadığımız bir çok korsan sürücünün adaların bütün sokaklarında deliler gibi günü birlikçi yolcu taşıdığına şahit oluyorduk.

Bugün de durum bu. Yepyeni araçlar ve yepyeni sürücüler. Ne güzel her şey yepyeni!

 

YÖNERGE:

03.06.2021 tarihinde UKOME tarafından Adalar İlçesi Ulaşım ve Lojistik Yönergesi yayınlandı ve yürürlüğe girdi. Çok dikkatlice hazırlanmış ve uygulanması ile gerçekten Adalar İlçesi’nin ulaşım ve lojistik sorunlarını çözebilecek bir düzenlemeydi bu. Uygulanmadı.

İBB, 5 Ekim 2021 tarihinde Adalar İlçesi’ne yaptığı duyuruda gerek ada içi kara ulaşımı ve gerekse de ana karadan Adalar’a yapılan ve Adalar arası deniz ulaşımını bu yönergeye göre uygulayacağı yolunda bir duyuru yaptı. Adalar’da bir telaş, pür telaş… Akülü arabalarını sokaklardan evlerinin içine hatta balkonlarına kadar çıkaranlar mı dersininiz, üstlerini brandalarla örtüp saklayanlar mı, neredeyse insanlar akülülerini toprağa gömeceklerdi.

“4 Ekim Pazartesi günü yapılan Adalar Belediye Meclisi toplantısının da ana gündemi bu düzenlemeydi ve tartışmalara sebep oldu. 30-40 kişilik bir grup bu araçları kullanma haklarının elinden alınmasına karşı çıktıklarını ifade ettiler.”[1]

Bu karşı çıkan 30-40 kişilik grup kimdi? Çoğunluğu bu korsan taşımacılık içinde yer alan ve bir kısmı da gerçekten çocuklarının ve ailelerinin gereksinimlerini karşılamak durumunda olan akülü sahibi adalılardı. Fakat haklı söylemi savunan adalı ailelerin söylemlerine yaslanan korsan taşımacılık yapanlar ise çok rahat bir şekilde çocuklarımızı nasıl okula götüreceğiz, yaşlılarımız ne olacak ve daha da vahimi onlara verilmiş bu hakkın ellerinden alınmasının haksızlığı üzerine bir mağduriyet söylemi geliştirerek belediye binası önünde gösteri yaptılar.

5 Ekim günü Adalar sokakları tıs pıstı. Devlet otoritesini kabullenmişti adalılar. Dört ada da araçlar ortada yoktu. Bir tane bile!

Ertesi gün ne mi oldu? 6 Ekim 2021 tarihinde Adalar Şehir Hatları İskelesi’nin üst katının TÜGVA tarafından hukuksuz olarak kullanıldığını ve bu konuda mahkeme kararları bulunduğunu öne süren CHP İlçe Yönetiminin esas olarak başını çektiği protesto gösterileri başladı. Şehir Hatları İşletmesi’nin tasarrufunda olan Büyükada İskele Binası’nın adalılar için bir sosyal mekan olan üst katı beş yıldır battal kalmış ve bu da gerçek ihtiyaç sahibi ada halkı için önemli bir şikayet konusu olmuştu. Böylesine güzel ve tarihi bir mekânın, orayı kullanmasını bilmeyen ve aslında da kullanmak için hiçbir şey yapamayacak bir kurumun tasarrufunda olması tabii ki bir tartışma konusu olmak durumundaydı. İşin hukuki tarafındaki işlemeyen süreci tam olarak bilmesek de ortada bir hak ihlali vardı ve bu da bir grup adalıyı tahrik etmişti.

Bu protestoların ardından İBB’nin UKOME yönergesine dayanarak ilan ettiği uygulamanın önü kesildi. 7 Ekim’den itibaren yavaş yavaş o gömülen, gizlenen araçlar trafikte gözükmeye başladı. Trafiğin düzenlenmesinden, kanun, yönetmeliklerin uygulanmasından sorumlu ilçe emniyet müdürlüğü, UKOME yönetmeliğinin uygulanması için belediye zabıta ekipleri ile ortak davranma konusunda elini tamamen çekti. Aslında trafiğin düzenlenmesinden birinci derecede sorumlu olan kurum, sorumluluğunu belli ki siyasi baskılarla yerine getirmiyordu. Polis olmayınca denetim de olmadı. Trafikte ruhsatsız, ehliyetsiz araçlar başıboş bir şekilde çoğalarak gezmeye başladı. Dünyanın hiçbir yerinde görülmeyen 11 -12 yaşındaki sürücüler gene trafikteydi. Bir sürü üç tekerlekli korsan akülü araç gene ortadaydı. Bugün de öyle! Ortada gerçekten büyük bir suç ve trajedi varken bütün yetkililerin ve vatandaşların, herkesin eli dili bağlandı, sadece seyretmeye ve küçük sesli itirazlar yaparak yaşamaya başladılar. TÜGVA protestoları yüzünden adalılar cezalandırılmış mıydı?

Neden olmasındı?  Kutuplaşma üzerine kurulmuş olan iktidar sistemi burada da herhangi bir şekilde ortaya çıkan zıtlaşmaya muhtaç olabilirdi.

Yönergeti indirmek için buraya tıklayın!

 

UKOME Yönergesi 03.06.2021 tarihinde yayınlandı. Tam bir yıl önce onaylanan bu yönerge hala uygulanmıyor.

Yönergenin yürürlüğe girmesinin ardından 5. Maddenin 1/a fıkrası gereği kurulmuş olan, “Adalar Ulaşım ve Lojistik Komisyonu”, gene aynı yönergenin 3/b fıkrası gereği “UKOME Kararları doğrultusunda, Adalar ilçesinde bireysel elektrikli araç kullanabilecek kişilere, yük aracı kullanabilecek ticari fonksiyonlara ve kullanılabilecek bireysel elektrikli araçlara ön izin verir”  hükmünü uygulamadı. Bu komisyona yapılan başvurular sonuçlanmadı.

Biliyoruz ki bu hükümleri hiçe saymak, uygulamamak yasadışılıktır ve yasal yaptırımlara konu olması gerekir, soruşturma konusudur. Yasalar, uygulansın diye çıkarılır.

Hepsini bir yana koyalım, UKOME çoğumuzun yetkilerinin sınırlarını bilmediğimiz bir kurum, dolayısı ile bu kurulun kararlarının yerine getirilmesi veya getirilmemesi bir çoğumuz için belki pek bir şey ifade etmeyebilir. Oysa, gerçek öyle değildir. UKOME kararları bütün özel ve kamu kurumları için tam olarak bağlayıcıdır.

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu 9. maddesinde bu kurumun tanımı yapılır ve

5.paragrafında kararlarının bağlayıcılığı için derki:

Madde 9.  ………….

“Ulaşım koordinasyon merkezi tarafından toplu taşıma ile ilgili alınan kararlar, belediyeler ve bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilgililer için bağlayıcıdır.          “

Tekrarlayalım.

 

Bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilgililer için bağlayıcıdır

Biraz daha ayrıntıya girelim ki daha anlaşılır olsun.

Adalar’da yaygın olarak kullanılan “akülü” diye adlandırdığımız araçların yasal statüsü nedir? Hangi kurallara göre trafiğe çıkarlar. Tescilleri nasıl yapılır? Bu araçları kullananların ehliyeti olmalı mıdır? Bu gibi soruları cevaplamaya çalışalım. Sonra nelerin yasa dışı, yanlış veya ahlaki olmadığını tartışabilelim.

 

2918 sayılı Trafik Kanunu’na göre Adalar’daki tartışmalarımıza konu olan araç türü şu şekilde tanımlanmaktadır:

 

MADDE 3 TANIMLAR……

(Değişik: 12/7/2013-6495/13 md.) Motorlu bisiklet (Moped): Azami hızı saatte 45 kilometreyi, içten yanmalı motorlu ise silindir hacmi 50 santimetreküpü, elektrik motorlu ise azami sürekli nominal güç çıkışı 4 kilovatı geçmeyen iki veya üç tekerlekli taşıtlar ile aynı özelliklere sahip net ağırlığı 350 kilogramı aşmayan dört tekerlekli motorlu taşıtlardır. Elektrik ile çalışanların net ağırlıklarının hesaplanmasında batarya ağırlıkları dikkate alınmaz.

 

Karayolları Trafik Yönetmeliği’nde ise tanım şöyledir:

 

Madde 3- ……..

  1. a) Genel tanımlar

9) Motorlu bisiklet (Moped): (Değişik:RG-17/4/2015-29329)   Azami hızı saatte 45 kilometreyi, içten yanmalı motorlu ise silindir hacmi 50 santimetreküpü, elektrik motorlu ise azami sürekli nominal güç çıkışı 4 kilovatı geçmeyen iki veya üç tekerlekli taşıtlar ile aynı özelliklere sahip net ağırlığı 350 kilogramı aşmayan dört tekerlekli L1, L2 ve L6 sınıfı motorlu taşıtlardır. Elektrik ile çalışanların net ağırlıklarının hesaplanmasında batarya ağırlıkları dikkate alınmaz.

 

Adalar’da tartıştığımız bu araçların tümünün adı kanunda “MOPED” diye geçiyor

 

Peki Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanlığı’nın Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Trafik Başkanlığı, yani trafik polisi neleri uygulamaktan sorumludur. Aklınıza ilk gelen 2918 sayılı Trafik Kanunu değil mi?

Hepimiz, hayat pratiğimizden biliyoruz, “ruhsatsız trafiğe çıkılmaz” ve “ehliyetsiz araba kullanılmaz”

2918   no’lu Trafik Kanunu’nun “Tescil belgesi alma zorunluluğu” başlıklı Maddesi 19 da diyor ki:

“Madde 19 – Araç sahipleri araçlarını yönetmelikte belirtilen esaslara göre yetkili kuruluşa tescil ettirmek ve tescil belgesi almak zorundadırlar. “

Gene aynı kanununun Sürücü̈ belgesi alma zorunluluğu başlıklı Maddesi 36 da

“Madde 36 – Motorlu araçların, sürücü belgesi sahibi olmayan kişiler tarafından karayollarında sürülmesi ve sürülmesine izin verilmesi yasaktır.

Tekrarlıyalım: sürülmesi ve sürülmesine izin verilmesi yasaktır.

Peki bu kanunda tanımlanan bu “moped” sınıfının 2918 sayılı Kanunda belirtilen motorlu araçlar sınıfına giren araçlar (L1, L2 ve L6 sınıfı motorlu taşıtlar) tescile tabii mi?  Kullanırken sürücü belgesi gerektiriyor mu?

 

Bu konuda da yasalar açık, evet, gerektiriyor.

Karayolları Yönetmeliği’nde Sürücü Belgelerinin Sınıfları başlığı altında;

“Madde 75- (Değişik:RG-17/4/2015-29329) (11)

Sürücü belgesi sınıfları ile belge sahiplerine sürme yetkisi verilen motorlu araçlar ve özellikleri aşağıda gösterilmiştir:

“a) M sınıfı sürücü belgesi iki, üç ve dört tekerlekli motorlu bisikletleri (moped) kullanacaklara verilir” deniyor.

 

Aynı yönetmelikte “Araçların Tescil Mecburiyeti “başlığı altında 28. Maddede:

“Bütün motorlu araçlar ile bu Yönetmelikte tescili zorunlu kılınan motorsuz araçların sahipleri, araçlarını yetkili tescil kuruluşuna tescil ettirmek ve tescil belgesi almak mecburiyetindedirler.” denilmektedir.

Sonuç: Bir mopetiniz varsa bırakın UKOME Yönetimlerinin hükümlerini, trafik kanunlarına göre bir araba sahibi gibi yükümlülükleriniz var demektir.

 

Oysa her şey açık, ortada. Görünenin adı “kanunsuzluk”.

 

GELELİM TEKRAR BUGÜNE

 

Evet demiştik ki 2020 yılında İBB, 90 küsur milyon lirayı faytonculara verdi.

Temizlendik mi?

Bugün onbeş günlük kazancı ile arabasının parasını çıkaran korsan bir taşımacılık şebekesine bundan daha fazlasını verebilmek için mi bu göz yumma?

Birilerinin birilerini, beceriksiz ilan etmesi için mi bu göz yumma?

Bu şahane, kanunsuz kasabadan daha çok para götürmek için mi bu göz yumma?

Biz göz yummayalım, gözümüzü açalım adalılar. Siyasi veya bürokrat olma vasfına sahip olmak çok etkili konumda olmaktır ama bilinsin ki vasıflı olunca etkiniz de o denli erdemli ve güçlü olmalıdır. O zaman sizi seçenler size sahip çıkar, vergilerini ödeyen vatandaşlar “helal olsun” der.

Açık bir sorun: UKOME YÖNETMELİĞİ uygulanmıyor. TRAFİK KANUNU ve KARAYOLLARI YÖNETMELİĞİ uygulanmıyor, uygulansa bu keşmekeşi yaşamayız. Türkiye’nin en ücra köşelerinde, kırında, kırsalında, bütün şehir ve kasabalarında uygulanan yasalar Adalar ilçesinde geçerli değil. Herhalde burası Türkiye değil. Ne diyeceğimizi şaşırıyoruz. Yeter dememiz lazım. Yeter artık. Adalar kimsenin siyasi oyunlarının ve uydurma lunapark araçlarının meydanı olmamalı.

İşte size “UYGULANMAYAN YÖNERGENİN HİKAYESİ”, uygulayanı yoksa yönerge ne yapsın?

[1] Prof Dr. Benan Müsellim, Bianet -Bağımsız İletişim Ağı 05.09.2020

https://m.bianet.org/bianet/diger/251327-adalar-da-akulu-araclara-yeni-duzenleme


Yayınlanma Tarihi: 04 Haziran 2022  /  Son Güncellenme: 05 Haziran 2022


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.