Paylaş
Tüm Sayılar      2023      Sayı 216 – Haziran 2023      Öncesiyle Sonrasıyla Seçim Seçim Seçim…

Öncesiyle Sonrasıyla Seçim Seçim Seçim…


Bir garip seçim dönemi atlattık dostlar. Oldukça sancılı, karmaşık, hem umutlu hem umutsuz, hem sürpriz sonuç düşlenen, hem sonucu zaten bilinen… Doğrusu bana kalsa oy bile kullanasım yoktu, sonucu tahmin ederek ne boşuna eziyet çekeyim diyordum. Ama umudunu hiç kaybetmeyen kardeşim tepeme dikilip “Haydi yürü” dedi. Aynı muhitteyiz, sandıklarımız aynı yerdeydi. İki kere çektim o eziyeti. İlki resmen ana baba günüydü, hatta her babadan bir çocuk desem yeridir.

Bir semtte nasıl bu kadar farklı insan tipi bulunabilir diye şaşırır kalır insan. Gencini yaşlısını, tekerlekli koltukla hatta kucakta gelenleri geçtim, zencisi, beyazı, sosyetiği, şalvarlısı, mini eteklisi, türbanlısı, hatta cübbeli ve kavuklusu… Hepsi vatandaş. Artık hepsi vatandaş. Biz onlardan birinin ülkesine gidip yerleşmeye kalksak bu kadar kolay olur muydu acaba bu iş… Neyse, kestim. Bu konuları deşmekten bir kere yandı dilim, bir daha kolay kolay bulaşmam. Düşünebiliyor musunuz, çalıştığım gazete, hem de tek bir yazıyı bahane tutarak “Yazıların ırkçı ve ayrımcı söylemler içeriyor” demişti. Bu sonradan çıkma “söylem” lafına da sinir oluyorum. Artık kimse; “dedi” demiyor, “söylemde bulundu” diyor. Komik valla…

Ne diyordum? Ha, ‘ırkçı’ya takılacaktım. Ben, bir Ermeni olarak ırkçılık yapacağım he mi? Bir de sosyal medyada densizin biri çıkmış “Bu ülkede yetmiş yıldır Ermeniler, Yahudiler oy kullanıyorlar da, Afganistanlı Katarlı falan da kullansa ne olur yani?” demiş. Kardeş! Biz askerlik de yapıyoruz, vergi de ödüyoruz biliyon mu? Onlar da öyle mi? Hatta istersem, sinirime hakim olamayıp, “Benim atalarım bu topraklarda saraylar yaparken, senin ataların daha Orta Asya’da çadırda yaşıyordu” da diyebilirdim. Demedim. Aldırmadım. Bir bilen derdi ki; sıkıntı yaratan bir durum varsa mizaha saracaksın. Ben de yaşım ilerledikçe, zaten yapıma pek uygun düşen bu davranışı iyice benimsedim. Öyle komiklikler fark ediyor ki miyop gözlerim, ağlanacak yerde gülesim geliyor bazen.

Neydi yahu o ilk seçimde kullanılan kağıtlarla zarfların orantısızlığı? Mühür yönsüzlüğü? Yani tersi düzü neresi belli değil demek istiyorum. Kabinlerdeki tüm masaların üstü her yönde ‘evet’ desenliydi. Yapsana onun üst tarafına minik bir çıkıntı, hemen bulunsun düz tarafı… Kağıtlara gelince, tam bir metreymiş ha… İçine konacak zarflar da normal mektup zarfı boyunda. Katla katla sığmıyor. Bir de sıkı sıkı tembihlendi ya “Aman bastığınız ‘evet’ kurumadan katlamayın, iki yere birden bulaşmasın” diye. Bir de “İyice yapıştırın” diye de tembihledilerdi ama masalarda parmak ıslatacak sünger bulunmadığı için bu pandemi ertesinde herkes zarfın ucunu yaladı. Peki, sonra ne oldu? O yamrı yumru, şekilsiz, tombul zarflar aceleyle cart diye açılırken çoğu yırtıldı ve geçersiz sayıldı.

Haydi bakalım bir seçim daha yapalım ama bu kolay olsun. İki isim, küçük kağıt, uygun zarf. Yine söylenerek gittim ama çabucak bitti. Peki, sonuçta bir şey fark etti mi? Etmeyecekti zaten. Boşuna eziyet. Sonra sayın Erdoğan’ın şarkı söylemesine takıldım… Ben o kadar kulaksız olsam, dünya yıkılsa ağzımı bile açmam. Neyse bunu da geçtim. Ya o yeni Arap vs vatandaşlarımızın sokaklarda dans etmesini neye yorarsınız? Tamam, tamam geçtim. Tehlikeli konu. Zaten bizim apartmanın en üst katını da bir Afganistanlı satın aldı, alışsam iyi olur. Biraz da öncesindeki komikliklere, daha doğru deyimle trajikomikliklere dokundurayım bari. Bir arkadaşımın büyük annesi, seçim öncesi propaganda konuşmalarını hiç kaçırmadan izleyen aile, akşam yemeğindeyken, sofraya ekstradan üç tabak koymuştu bir gün, ”Bunlar da her gece soframızda olan TV’deki tiplere” diyerek. ☺

Yaşım ilerledikçe gece uykuya dalmam zorlaşıyor, konudan konuya atlayan düşüncelerimi zapt edemediğimden, bedenim perişan olsa da beynim cin kesiliyor. Kalkıp dolanıyorum bazen. Evim caddede ya bizim oralar sabaha kadar hareketli olur. Seçim öncesi bir gece salona gelip pencereden şöyle bir bakayım dedim. Demez olaydım. Korkudan dilim tutuluyordu neredeyse. Dev bir Kılıçdaroğlu pencereme yapışmış bana bakıyor. Nice sonra dank etti. Birkaç saat önceki gürültüleri hatırladım. Hemen penceremin önünde bulunan elektrik direğinden karşıki ağaçlara ip germişler, aşağıya doğru iki poster asmışlar. Rüzgardan uçmuş gelip benim cama yapışmış. Ne masraf bunlar ha… Ama benim bunu konu etmemin nedeni o değil, esas mesele sonrası. Seçim tantanası bitti, oraya buraya asılan tüm, poster bayrak, parti amblemi gibi şeyleri söktüler. Ne var bunda, değil mi?

Dev arabalarla gelip, merdiven dayayarak bağladıkları ipleri -iş bitti ya- aşağıdan çekip kopararak çıkarmışlar. Direkten aşağı doğru daha önce farklı nedenlerle asılmış şeylerden artan bir dolu ip sallanıp duruyor. Peki karşıki ağaca bağlanan ip ne olmuş dersiniz? Kim uğraşacak? Koskoca dalı hiç acımadan çatır çatır kırmışlar. Küçük bir ağaç boyundaki koca dal öylece duruyordu yerde. Ah ne küfürler, ne beddualar ettim, bilemezsiniz… Karşımdaki varlıklarına her gün şükrettiğim, kesiverecekler diye içimin titrediği o güzelim ağaçların dibinde duran, sevimsiz çöp konteynırları yetmezmiş gibi bir de birkaç yıl önce tam orta yere diktikleri uzay canavarı gibi iğrenç baz istasyonu sipsivri ortaya çıkmış. O yana doğru uzanan dal onu örtüyordu. Tamam tamam… Uzatmıyorum. Nasılsa, ne desem boş.

Kenan İmirzalıoğlu: “Hayatında hiç yaşayamayacağı şatafatlı bir hayatı yaşayanların zaferini kutlayan yoksul halkım, yarın otobüsle işe gitmek için sabahın köründe uyanacak” demiş. Nasıl, iyi laf değil mi? Ama ben Bertolt Brehcht’inkini daha çok tuttum: “Sen kazandın ama ben haklıyım.” Gerilemeyi ilerleme sanan ülkeme hayırlar dilerim.


Yayınlanma Tarihi: 06 Haziran 2023  /  Son Güncellenme: 07 Haziran 2023


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.