Paylaş
Tüm Sayılar      2023      Sayı 213 – Mart 2023      Deprem Uzmanları Deprem Konusunda Yeterli Donanımı Olmayan Halka Ne Anlatırlar (veya Niye Konuşturulurlar)?

Deprem Uzmanları Deprem Konusunda Yeterli Donanımı Olmayan Halka Ne Anlatırlar (veya Niye Konuşturulurlar)?


Yer bilimleri konusunda bilgisi olmayan veya çok kısıtlı bilgilere sahip olan ve depremin yarattığı korku ve endişe ortamındaki halk, yani bizler bundan sonraki depremin ne zaman olacağını, olacaksa bizlere ne kadar yakın olacağını merak eder dururuz. Her depremden sonraki ilk merakımız budur.

Depremler sonrası insanlar uzmanlardan aldıkları bilgilerle iki türlü rahatlar:

    • Olası depremin yaşanılan bölgede olmasına daha çok zaman varsa derin bir oh çeker ve dünyayı kendi ömürleri ile sınırlı gören çoğu insan bu bilgiden çok memnun olur.
    • Deprem kuşağında yaşamasına rağmen yaşadığı yerdeki risklerin başka bölgelere kaydığını söyleyen deprem uzmanları onları ayrıca memnun eder.

Bu memnuniyet, tedbirsizliğin devamına çok uygun bir temel hazırlar. “Bundan sonra bize dokunmaz bu deprem” rahatlığı ile hayat umarsızca sürer ve daha da kötüsü hiçbir önlem almadan hazır depremsiz yaşama fırsatı da varken biraz daha para kazanma keyfi ve arzusu tekrar hâkim olur. Ranta yaslanan inşaatçılık, kendi geleneğine döner. Çok yanlış bir durumdur bu.

Deprem uzmanları neden böyle zamanlarda çıkıp halka en yakın depremin ne zaman olacağını anlatmaya çalışırlar? Çünkü galiba onlara sorulan ilk soru budur. Deprem olmuş bitmiş, felaket yaşanmış, daha can ve mal kayıplarımızı bile bilemediğimiz günlerde, sadece bundan sonraki depremin tarihini merak etmek nedendir?  Deprem uzmanları neden kendi disiplinleri içinde ve bilimin kavramları ve kelimeleri ile konuyu kendi aralarında tartışıp ortak bir politika ile ortaya çıkmazlar da, hiçbir şeyi bilmeyen hatta son yıllarda müspet bilimlerin, (ne coğrafyanın, ne fiziğin ne de matematiğin ) doğru dürüst okutulmadığı bu ülkenin insanlarına dönüp onların kavramaları mümkün olmayan argümanlarla bir şeyler anlatmaya çalışırlar?  Deprem büyüklüğü derler, deprem şiddeti derler, ivme vb. derler.   Bu tartışmaları, konuşmaları bilim adamı sıfatı ile yaparlar ve konuya uzak ama bilgiye muhtaç bu insanların önünde birbirleri ile tartışırlar ve birbirlerini suçlarlar. Kendilerini sevdirmeye çalışırlar. Kimi şapka şovu yapar, kimi papyon üzerine kask giyer. Dinleyen halk onları kendi kişisel bakışları, kavrayışları ve kendi bilgi kırıntıları ile değerlendirir. Konuyu halkın anlaması, tartışması, soru sorması mümkün değildir. Beğendiği uzmana, şeyhine biat ettiği gibi inanır.

Konuşturanlar, yani medya mecraları, bu işe ayrıca düşkündürler. Bu deprem uzmanları onların aktüel reyting araçlarıdır. Bu uzmanları kapıştırırlar, kendi mecralarında konuşturmaya çalışırlar. Uzmanlar arasında belli deprem dönemlerinde ortaya çıkmış, taraftar toplamış ve ekranda olmaktan çok memnun olanları vardır. Medya bu eski bilinen uzmanların yanına yenilerinin de katılmasına fırsat tanır.

Ortada tartışılması gereken ve acilen yapılması gereken, deprem ülkesinde yaşadığımızı ve bu yaşamı nasıl sürdüreceğimizi bilmek değil midir?

Neden kötü binalarda yaşadığımızı sorgulamak değil midir?

Bundan sonra depreme dayanıksız bu şehirlerin geleceğini nasıl değiştirmek gerektiğini tartışmak değil midir?

……………………..

Eğer bu böyleyse uzmanların sadece, depremin bizim hayatımızın bir parçası olduğunu ve ne zaman olacağından daha önemlisinin olmadan önce ne yapacağımızı bilmemiz gerektiğini söyleyip, son derece değerli bilgilerini ve bilimsel tartışmalarını bundan sonra yapılması gereken binaların ve şehirlerin şehircilik uzmanlarının ve mühendislerinin bilgi ve deneyimleri ile birleştirmek değil midir?

Deprem olacaktır. Hep olacaktır. Sadece depremlerin aralarındaki süreler insan ömrüne göre bazen bir bazen iki veya dört kuşaktır.

Yağmur yağar, dam yapar, şemsiye açarız.

Hava soğur, barınır ısınırız.

Rüzgar eser, kapanırız.

Güneş çıkar, gölge arar veya klima çalıştırırız.

Bunlar hep yaşamı sürdürmek içindir. Tabiatın tehdidine karşı önlem alırız: ıslanmamak, soğukta donmamak, sıcakta yanmamak için hasılı ölmemek için. Bu son söylediklerimiz insan ömrünün her yılında her mevsimde olur ve takvimleri vardır.  Deprem, sel, yangın gibi afetler ise olacağı zaman olur, takvime bağlı değildirler.

Sonuç olarak bazı tabiat olaylarının periyotlarını ömrümüz içinde algılıyor ve görüyoruz;

bize bu konuda yardımcı olan ise doğrudan yaşam tecrübemiz. Oysa bazı başka tabiat olaylarının zaman içindeki seyrini ancak bilimin öncülüğünde, entelektüel bir kavrayış ile algılayabiliyoruz ve bu da bazılarımızın yaşadıkları hayat içinde hiç yer almayabiliyor veya bazılarımızın bütün hayatı da bu bilemedikleri tabiat olayları içinde geçiyor.

Ya deneyimle ya da bilgiyle kavradığımız tabiat olayları var. Bunlar da insan neslinin tecrübesi. Şunu söylemek doğru: Afet diye adlandırdığımız, periyod dışı, tarihi ve gücü öngörülemeyen tabiat olayları aslında olağandır. Bu tabiat olaylarını afete dönüştüren tedbirsizliktir.

Uzmanlarımıza tavsiyemiz şu olmalı: Tahmin iddialaşmalarınızı kendi aranızda yapın, sonuçlandırın ve bizlere sunun. Anlıyoruz ki bilim insanlarının her zaman anlaşmaları, doğaldır ki mümkün değil ve bu da bilimin bir gereği. Ama bu arayışlarını bilim dilini bilen, bu eğitimi almış bir çevrenin içinde sürdürmeleri doğru olacaktır.

Bizler sizlerin sunduğu dayanaklara muhtacız. Eylem planlarımızı sizlerle birlikte, sizlere güvenerek yapmalıyız. Sağlam veriler bilim insanlarından, iradeli tavır seçtiğimiz siyasilerden, sahadaki gayret ve disiplin ise bürokrasi ve sivil toplumdan gelmelidir. Konu çok ciddidir. Sahnede kimin ne kadar kalması, hiç de konumuz değildir. Hepimiz aynı yuvarlak masanın çevresindeyiz, tablayı her birimiz elleri ile tutuyor, elini çeken kim ise o masayı zayıflatıyor.


Yayınlanma Tarihi: 04 Mart 2023  /  Son Güncellenme: 06 Mart 2023


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.