Paylaş
Tüm Sayılar      2023      Sayı 222 – Aralık 2023      Yollar Üzgün

Yollar Üzgün


Hava yağmurlu, karlı, deniz oldukça kabarmış ve ben şehrin göbeğinde oturmuş Adalar’ı hayal ediyorum.

Bugün iki farklı dönem canlandı gözümde. Nostalji yapmayacağım çünkü 50’li yıllarda bile adalarda yaşamı kolaylaştıracak ancak yokluğunu çektiğimiz şeyler vardı ve biz bundan rahatsız olurduk. Günümüze kadar güven vermeyen en önemli şey sağlık sorunu oldu ki hala belimizi bükmeye devam ediyor.

Geçmiş yılların yaz dönemlerinde adalı nakliyeciler aracılığı ile taşınırdık Kınalıada’ya. Sabah denize girer, öğlen yemeği ve istirahat için evlere çekilir, akşamüstü sabah kıyafetlerimizi değiştirip piyasaya çıkar hoş vakit geçirirdik. Babalarımızı ve eşlerimizi karşılama geleneğimizi uzun yıllar koruduk fakat günümüzde deniz keyfini geç saatlere kadar sürdürdüğümüz için ve iskele meydanı yabancı istilâsına uğradığı için, insanlar geleneklerinden uzaklaşıp kendi kabuklarına çekilmeyi tercih ediyorlar.

Yaz mevsimini Prens Adaları’nda geçirmeye gelen her çocuk ve herkes bisiklete binmeyi öğrenirdi. İnsanlar birbirine o kadar saygılıydı ki bisikletlerimizi evin önüne veya bahçeye çeker, ana karaya geçilmedikçe balkon kapılarımızı açık bırakırdık. Çoğu kez sokak kapısı anahtarı bile ya saksının içine bırakılır ya da paspasın altında olası bir ziyaretçimizi karşılamayı beklerdi. Mehtaplı geceler, Korpi ziyaretleri, bahçe ziyaretleri, mangal partilerini de güvenilir ve rahat bir ortamda yaşardık. Spora vakit ayırır, adalar arası yarışlara katılır ve uzun yürüyüşlere çıkardık. Yok denecek kadar obez adalı arkadaşımız olurdu çünkü biz yürürdük. Yaşlılarımız da gerektiği zaman yardım alırlardı.

1969 yılı yaz aylarında Kınalıada’ya bir fayton getirdiler. İskelenin yanında park etti. Balık tutmaya çıktığımız bir gün tekneyi çekerken iskelenin yanındaki kayaların üstüne düştüğümde büfeci Barba yardımımıza koştu ve beni faytona taşıdılar. Ben de iki kez faytondan yararlanmıştım fakat Kınalı için gerekliliği tartışıldı. Asfaltı kirletebileceği, atların bakımına elverişli yer ve yol olmadığı, hijyen bakımından sakıncalı olduğu düşünüldüğünden ikinci bir fayton adaya gelmeden adaya fayton sokmak yasaklandı. İyi de oldu.

Gün geldi adamızın günübirlik ziyaretçilerin sayısı oldukça çoğaldı. Deniz kültüründen uzak kalmış kişilerle sorunlar yaşandı. Kendi kültürleri ile gelen vatandaşlarımızla mücadeleyi kolaylıkla sürdürdük çünkü onlar bizim insanımızdı ve biz yabancı uyruklularla bu mücadelede yenik düştük.

Adalılar’a yapılan büyük eziyet bisiklet kiralamaları ile başladı. Kınalıada’nın bisiklet parkuru yoktur dolayısı ile bisiklete binmeyi bilen ve bilmeyen kişiler çoğu kez uzun etekler ve bikini gibi uygunsuz kıyafetlerle dikkatsizce davrandılar ve heyecana kapılarak yokuş aşağı frene bile basmadan gezmeyi unuturcasına kendilerince eğlenmeyi seçtiler ve böylece trafik kazalarını başlattılar.

Prens Adaları’nın SİT alanı olduğu unutulmuş olacak ki Kınalıada akülü araç istilasına uğradı. Kim izin verdi? Kim önayak oldu? Bu işin detayı yıllarca konuşuluyor. Bazı araç sahipleri Belediye’ye ödeme yapıp plaka aldılar fakat ödeme yapmadan da hiç sıkılmadan araç sürenler de çoğunluktaydı. Akülü araçların yaşlılar ve hastalar için alınmış olduğu koca bir yalan çünkü çoğu araç çoluk çocuğun keyfine sunuldu ve genç hanımların iki kişi ve üç çocukla bile araç sürüdüğü çokça görünen manzaralar içindeydi. Araç satın almak artık “Bak, benim de akülüm var” dercesine yaygınlaştı. Yollar sürücülerle doldu. Hele yağmurda ters takla düz takla atanlar, yar başından yuvarlananlar, çarpışmalar, çarpmalar, hastaneye taşınan, ameliyata alınanlar da oldu.  Yürüme özürlü insanlar çoğaldı. Bu durumdan faydalananlar taksicilik yapmaya başladılar. Disiplinsiz ve tehlikeli bir ortamda adım atamaz olduk.

Bana neden bir akülü almadın diye soranlar oldu çünkü o dönem menüsküs ameliyatı geçirmiştim. Akülüye binmek hakkımdı fakat Doktorum bana “Sakın” demişti. Söz dinlemeyenler bugün yürümekte zorluk çekiyorlar.

Dürüstçe plaka alan araç sahipleri Belediye’nin haksızca ödeme topladığını ileri sürdüler. Bu arada market sahipleri haklı olarak dağıtımlarını araçlarla yapıyor, adamızın yollarında bir damperli kamyon, birkaç da servis arabası dolaşıyordu. Ada yolları artık pusetteki bebeğe, bisikletteki çocuğa, yürüyüşe çıkan ailelere, alışverişten dönen hanımlara değil de tekerlekler üstünde dolaşanlara terk edilmişti.

Yaşlılara özel bir servis arabamız vardı. Sıraya girip biniyorduk. Adanın her tarafına bedelsiz yolcu taşıyordu. İ.E.T.T araçları devreye girince o hizmet kaldırıldı.

Zaman zaman akülü araçların toplanacağı haberi dilden dile dolaşıyordu ve toplamalar da oldu ta ki akülü araçlar Emniyet Müdürlüğü’nün kontrolü altına alınana kadar. Yakalananların araçları ellerinden alındı sonra iade edildi. Saklanan araçlar da bir müddet sonra diğerleri ile birlikte yola çıktılar.

Yaşadığımız şu son dönemde her şeyi karışık izliyoruz. Araç kullanımı için Emniyet Müdürlüğü’nün bir prosedürü vardı. Bu prosedüre uyanlar plakalarını alıp aile boyu araçları ile göğüslerini gere gere dolaşıyorlar. Uyum göstermeyenler veya gösteremeyenler de onlara katılıp ada yollarını yürümez hale getiriyorlar. Taksiler de bu durumda niye çalışmasınlar. Çığırtkanlık yapmadan işe devam ediyorlar. Belediye artık yetkili olmadığından yersiz şikâyetlerde bulunanlar doğru mercie başvurmaları gerektiğini anlayamıyorlar.

Polise başvurun diyenler var ama zaten Polis devriye geziyor, Polis arabası bile ilerleyecek yol bulamıyor. Scooterlar da büyük bir beceri sergileyerek araç ve arabaların arasından sıyrılıp geçebiliyorlar.  Polis gençlerin üst yollarda akülü araçlarla yarışa çıktıklarını bilemiyor ve ayrıca bazı yaralanmalar her nedense Polise intikal etmiyor.

Sonbaharda iskele meydanında kahvemi yudumlarken kulaktan kulağa akülü araçların toplanıldığına dair bir haber yayıldı. Meydanda bir koşuşturma başladı. Oysa artık yeni prosedüre göre plakasız ve tescilsiz seyir halinde veya park edilmiş araçların durdurulması kadar kolay bir yöntem olamazdı.

Evlere servis ve ada turu yapan İ.E.T.T ye bağlı araçlar devreye girince Ada Kartı çıkartıp bu hizmetten fevkalâde yararlandık çünkü bavul ve çanta taşımamıza da yararlı oldu. İ.E.T.T yöneticileri ve sürücü tüm arkadaşlar için yazabileceğim tek şey, ilk göreve geldikleri günden itibaren son derece sabırlı, kibar, yardımsever ve hayvansever oluşlarıdır. İ.E.T.T araçları konusunda çeşitli spekülasyonlar vardı. Nitekim 2023 yaz aylarında otobüsler yalnızca tur yapanlara çalıştı, adalılar da üç kişilik yeni taksilere binebildiler.  Tek kişi olarak taksiye binmek hali ile pahalıya geliyordu. Hafta sonu ve belirli saatlerde daracık yolda uzun kuyruklar oluşuyor aynı yoldan marketler de şehirden adaya gelen ürünlerin taşımacılığını yapıyordu. Sıcak havalarda yaşı ve hasta olan adalılar bu durumdan yorulduklarını gizlemediler fakat görevlilerin düzenli çalışmalarını takdir ettiler.

Bilmem ki benim içinde yaşadığım bu trafik tablosunu gözünüzde canlandırabiliyor musunuz?

Prens Adaları hâlâ SİT Alanı mı?

Emniyet Müdürlüğü tarafından çıkarılan ve şu anda su-istimal edilebilen akülü araç prosedürü devam edecek mi?

Önümüzdeki yıl ciddi bir denetim uygulanacak mı?


Yayınlanma Tarihi: 08 Aralık 2023  /  Son Güncellenme: 08 Aralık 2023


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.