Paylaş
Tüm Sayılar      2023      Sayı 217 – Temmuz 2023      Yine Kaos

Yine Kaos

Y. Mimar


2020 yılında kaotik ve yönetilemez bir düzen olduğu ve hayvanlara eziyet yapıldığı gerekçesiyle ve atlardaki ruam hastalığının yaygınlığının yarattığı dehşet ortamı içinde Adalar’da faytonlar kaldırıldı. Üç yıl geçti, bu sefer yine yönetilemez başka bir düzenin (düzensizliğin) içinde yaşıyoruz. Yine kaotik bir düzen ve yine canlıların hayatı tehlikede. Atlar doğal içgüdüleri ile sokaktaki canlılara nasıl zarar vermeyeceklerini çok iyi bilirlerdi; at diğer atı, sokaktaki kedi, köpek veya kirpiyi nasıl kollayacağını çok iyi bilirdi. Atların ezdiği kediden, atın altında kalıp da zarar gören insandan söz etmek istisnai bir durumdu. Sadece insanlar atlara nasıl zarar verilmeyeceğini ve onların nasıl kollanması gerektiğini bilemediler.

Bugün de yine insanlar elektrikli olduğu için doğa dostu ve masum zannettikleri motorlu araçları ile kendi hemcinsleri dahil bütün canlılara zarar veriyorlar. Motorize olan kasaba doğa ile olan dostluk ilişkisini kaybediyor. Bunları büyük bir üzüntü ile tekrar söylüyorum.

Bu durumu engellemek mümkün mü? Yasalarımız mı yetersiz yoksa yasaları uygulamaktan sorumlu olan devlet mi ihmalkar ?

Gelin onlarca defa yazdığımız, irdelediğimiz bu konuya bilgimizin ve aklımızın yettiği kadarı ile sırayla tekrar bakalım.

1. ARAÇ TESCİL ZORUNLULUĞU BİR YAŞAM KORUMA YÜKÜMLÜLÜĞÜDÜR

Devletin “yaşamı koruma yükümlülüğü” en temel anayasal yükümlülüklerdendir. [1]

Yasaların hepsi bu yükümlülüğe uygun olarak düzenlenir ve uygulanır.

2918 sayılı Trafik Kanununun ilk maddesi, amaç maddesidir ve “Bu kanunun amacı, karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden trafik düzenini sağlamak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri belirlemektir ” demektedir.

OYSA ADALAR’DA DURUM:   Adalar ilçesinde yüzlerce trafik tescili olmayan araç gezmektedir. Bu araçların sahipleri ve kullananları ile ilgili denetim ve takibat yapılmamaktadır. Adalar’daki bu tescilsiz elektrikli araçlar 2918 sayılı Trafik Kanununa göre trafik plakalı olması gereken araçlardır. Bu araçların  tamamı  L sınıfı araçlardır (L1, L2,L6 ve L7)

YASAL YÜKÜMLÜLÜK: Trafik Kanunu’na göre bu araçları bu şekilde kullanmak suçtur. Takibatı yapacak olan mercii trafik kolluk gücüdür. Amiri, o ilin veya ilçenin emniyet amirliğidir.

Bu denetimin yapılmaması dolayısı ile devletin “yaşamı koruma yükümlülüğü”nü yerine getirmemesi ise Anayasa suçudur. 2918 sayılı Trafik Kanununun 23. maddesine göre ; “ Araç tescil belgesi ve tescil plakasının, araç üzerinde uygun durumda bulundurulması zorunludur; aksi halde para cezası uygulanır ve araç trafikten men edilir.”[2]

YAPILMASI GEREKEN YASAL UYGULAMA: Yapılması gereken, bu yasayı uygulamakla yükümlü trafik polisinin Adalar sokaklarındaki bütün araçları, TK /23.maddeye göre (tescil belgesi ve plakası ) denetlemesidir.  Denetim sonunda kanunun koşullarını yerine getiren araçlar Adalar trafiğinde kalacaktır, diğerleri ise trafikten men edilecektir.

Adalar’da yasadışı bu kadar aracı toplayacak yeddi emin kuruluşu yoktur bunun için trafikten men edilen araçlar anakarada yeddi emin koşullarını yerine getiren bir kuruluşa taşınmalıdır. Tescilsiz hiçbir araç Adalar’a sokulmayacaktır.

2. ÇOCUKLAR TRAFİKTE ARABA KULLANMAKTADIR

Anayasanın 41. Maddesi 4. Paragrafta “Devlet, her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır. “ demektedir. Devletin anayasal yükümlülüklerinden biri de çocuğu korumaktır. Bunun için araç kullanma yaş sınırını reşit olma yaşı on altı ve on yedi sonrası ile belirlemiştir.

Bu denetimin yapılmaması  dolayısı ile devletin “her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri almaması” Anayasa suçudur.

OYSA ADALAR’DA DURUM: Adalar’da yaşları on-on beş arasında bir çok çocuk sürücü bu araçları kullanmaktadır. Bu çocukların birçoğu bu edimi ebeveynlerinin izni ve bilgisi dahilinde yapmaktadır. Ebeveynlerini ve akrabalarını bu çocuklar taşımaktadırlar ve ayrıca bu yaş grubunda olan bazı çocukların korsan taksicilik yaptığı veya yaptırıldığı gözlenmektedir.

YASAL YÜKÜMLÜLÜK VE UYGULAMA : Bu sınıf araçlar için ehliyet yaşı on altı dır. Tescilli veya tescilsiz olsun araç üzerinde ehliyetsiz yakalanan çocuğun ebeveyni kanun önünde sorumludur ve trafik kanununa göre cezalandırılır.[3]

3. KORSAN YOLCU TAŞIMACILIĞI YAPILMAKTADIR

Korsan taksicilik dediğimiz bu olgu maalesef denetimsizlikten kaynaklanmaktadır. Bu yasal olmayan araçlarla, yasal olmayan şekilde yolcu taşımacılığı yapma işi yetkili denetim organlarının suçu engelleyecek denetimi yapmamasından oluşmaktadır. Aynı anda hem trafik suçu hem de mali suç işlenmektedir.

Kontrolsüz bırakılan bu yasadışı faaliyet kendi dinamiği içinde bir yasadışı rant ve baskı grubu oluşturmakta, böylece yerel bir kanunsuz hegemonyanın oluşmasına fırsat sağlamaktadır. Bu yasadışılığa göz yumma sonucunda bu işi yürüten piyasa, mevcut yasalara karşı direnç oluşturarak kısa bir süre sonra yasaların uygulanmasının, haklarının gaspı olduğu algısı üzerine mağdur olduklarını öne süreceklerdir. Yukarıda sözünü ettiğimiz yasa dışılığa göz yumma sonucu kanunsuz hareket eden bir rant grubu oluşmaktadır. Bu grubun üyeleri kendi aralarında örgütlenebilmekte hatta bu alana girmek isteyen başka kişi veya gruplarla çatışmaktadırlar. Faytonculuk döneminde şikayet konusu olan kontrol edilemez yapının yeniden oluştuğunu söyleyebiliriz.

Bu baskı grubu seçimlerde siyasiler üzerinde etkili olacak ve korsanlıktan yasallığa geçiş sürecini talep edeceklerdir. Oysa mevcut yasaların uygulanması bu sorunu çözmeye yeterlidir.

İETT Adalar’da kurmuş olduğu yasal taşımacılık sistemi ile ihtiyacın büyük çoğunluğuna cevap vermektedir. İETT’nin İstanbul Kart dışında yolcudan tahsilat yapamaması sonucu, bu karta sahip olmayan yerli veya yabancı turistlerin nakit para ile ödeme yapılabilen tek taşımacılık olan korsan taksi sisteminden hizmet almaları teşvik edilmektedir. İETT ‘in bir an önce her türlü kredi kartından tahsilat yapabilecek bir sistemi yürürlüğe koyması elzemdir.

Adalar’da çarşı içlerinde, iskelelere yakın noktalarda ve ana kavşakların belli ve çok net izlenebilir noktalarında bu korsan araçlar konuşlanmakta ve Adalar’a gelen turistleri karşılamaktadırlar. Aralarında bir haberleşme ağı kurduklarını, üç tekerlekli, yük taşıma kasalı ve gerektiğinde katlanarak yolcu taşımaya müsait gibi olan araçlarla bu yasal olmayan faaliyeti sürdürdüklerini izliyoruz. Araçların kasalarında boş gözükmemek için bir branda parçası bulunmakta, böylece  yolcu taşımak değil sanki yük taşımakta oldukları algısını oluşturulmaktadırlar.  Bu araçlar turist yoğunluğunun çok olduğu zamanlarda daha fazla kazanmak için ada yollarında sürat yapmakta ve ciddi can güvenliği tehdidi oluşturmaktadırlar. Nitekim çok sayıda kedi, köpek yaralanmış ya da can kaybetmiştir.

Yaralanmayla (insan) sonuçlanmış ve mahkemeye intikal etmiş bir olay biliyoruz.

YASAL YÜKÜMLÜLÜK VE UYGULAMA: “Kent içi insan taşımacılığı düzenleme yetkisi Trafik Kanununun ilgili maddeleri gereğince belediyelere aittir.[4] Belediyeden izin veya ruhsat alınmaksızın ticari amaçlı yolcu taşımacılığı yapılması halinde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek-2/3. maddesi uyarınca araç altmış gün süreyle trafikten men edilmekte ve 2022 yılı için 9.125 TL idari para cezası kesilmektedir.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Araçların tescil edildikleri amacın dışında kullanılması” başlıklı Ek:2/3. maddesinde; “…ilgili belediyeden izin veya ruhsat almaksızın, belediye sınırları dahilinde ticari amaçlı yolcu taşıyan kişiye, (…) bağlı bulunduğu durak, işyeri ve işletmelerin sorumlularına birinci fıkrada gösterilen idari para cezasının üç kat olarak, fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde tekerrürü halinde ise beş kat olarak uygulanacağı, ayrıca, aracın her defasında altmış gün süre ile trafikten men edileceği hükmüne yer verilmiştir.

Tekrar belirtelim, söz konusu aracın ve sürücüsünün yolcu taşımacılığı yapabilmesi için  öncelikle aracın yolcu taşımaya uygun ve Trafik Kanunu hükümleri uyarınca trafiğe çıkabilme koşullarına sahip olması gerekmektedir.

4. KORSAN TAKSİ TAŞIMACILIĞI MALİ SUÇ OLUŞTURMAKTADIR

Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür.  (Anayasa madde 73 )

Yasadışı yollardan elde edilen kazanç vergiden kaçırılan kazançtır. Bu tür kazançların bir kısmı defter tutuma yükümlülüğü olanlar tarafından elde edilirken, bir kısmı da tamamen yasa dışı yollarla elde edilmektedir.

Devlet mali polisi ve adalet sistemi ile bu suçların üzerine gitmekle mükelleftir, çünkü kaçırılan vergi kamunun çalınan parasıdır. Devlet’in kaçak taşımacılığa göz yumması bu hırsızlığa olanak sağlamaktadır. Böylece ortada miktarı ve hesabı olmayan bir para dönmektedir. Bu paranın kara para olması miktarı ile ilgili değildir, elde ediliş biçimi ile ilgilidir. Böylece örgütlü bir mali suç işlenmektedir.

YASAL YÜKÜMLÜLÜK VE UYGULAMA

Türk Ceza Kanunun 252. maddesine göre, Kamu görevlisinin görevini çıkarı için kullanması halinde verilecek ceza dört yıldan on iki yıla kadar hapis cezasıdır. Eğer kamu görevlisi, kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal ediyor veya bu hususta gecikme gösteriyorsa, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır

(TCK md.252 ve 279/1).

5. TRAFİK KAZALARI SONUCU OLUŞABİLECEK MAĞDURİYETLERDE SORUMLU ARAÇ VEYA KİŞİNİN KİMLİĞİ VE MAĞDURUN MUHATABI BELİRSİZ KALMAKTADIR

Herhangi bir trafik kazasında tarafların hangisinin ne derecede suçlu olduğunu belirleyecek en önemli evrak, tespit tutanağıdır. Bu durumun tespitini doğru yapmak için öncelikle failin ve mağdurun ve aracın kimlik bilgileri gerekir. Doğru bir tutanak bu bilgiler olmadan tutulamaz. Trafikteki araçların kimliğini belirleyen tescilleri, yani plakalarıdır. Aracın sahibi, aracın modeli, seri numarası ve bunun karşısında aracın veya kişinin aynı şekilde kayıtları belli ise taraflar arası davalar açılabilir ve sürdürülebilir.

Adalar’da yolda yürürken bir araç (elektrikli, mopet veya L sınıfı herhangi bir araç) size çarptı ve herhangi uzvunuza zarar verdi, (kol bacak kafa vs.) veya ölüme neden oldu ise hakkınızı savunmanız için size zarar veren aracın, araç sahibinin ve sürücüsünün kimliğinin tespit edilebilir olması gerekmektedir. Gerek mahkeme ve gerekse de sigorta şirketi için gereken zabıtlar bu kimliklerin netleşmesi ile geçerlilik kazanacaktır

OYSA ADALAR’DA DURUM: Adalar trafiğinde bulunan araçların %99’nun tescili ve plakası yoktur. Herhangi bir kazaya karıştıkları zaman aracın ve sürücünün kimliği müphemdir.

YASAL YÜKÜMLÜLÜK VE UYGULAMA: Kimliksiz herhangi bir aracın ve sürücünün Adalar yollarında var olması kanun dışı bir durumdur. 2918 sayılı Trafik Kanununun 23. maddesine göre, “Araç tescil belgesi ve tescil plakasının, araç üzerinde uygun durumda bulundurulması zorunludur. “ aksi halde para cezası uygulanır ve araç trafikten men edilir.[5]

6. UKOME KARARLARINA UYULMAMAKTADIR:

UKOME, Büyükşehir Belediyeleri’nin görev, sorumluluk ve yetki alanında kalan bölgelerdeki trafik ve ulaşımla ilgili kararları alma, planlama ve koordinasyon yapma yetkinliklerini tanımlar. Bu yetkinlikler, 5216 sayılı kanun ile Büyükşehir Belediyeleri’ne tanınmıştır. Büyükşehir Belediyesi yetki ve sorumluluk alanında olan tüm karayolları, denizyolları ve demiryolları UKOME kararlarına uymakla yükümlüdür. UKOME ihlali, UKOME kararları neticesinde oluşturulan kurallara uymamak anlamına gelir. UKOME tarafından izin verilmeyen yollardan geçilmesi, giriş-çıkışların kullanılması veya uygunsuz taşımacılık yapılması gibi durumlarda UKOME ihlali meydana gelir. İhlal sonucunda idari para cezası uygulanmakta ve ceza tahsilatı yapılmaktadır. UKOME tarafından alınmış kararlar ve hazırlanmış yönergeler yasal olarak bağlayıcıdır ve uygulanmak zorundadır.

OYSA ADALAR’DA DURUM:  UKOME’nin Adalar İlçesi için vermiş olduğu kararlar ve yürürlüğe koymuş  olduğu yönetmelikler vardır.[6] İBB Ulaşım Koordinasyon Merkezi (İBB UKOME) 03.06.2021 yılında 2021 4-4  sayılı kararla Adalar ilçesi için bir yönetmelik hazırlamıştır.

Bu yönetmelik kararlarına uyulmamaktadır. UKOME kararlarına göre yayalaştırılmış alanlarda ihlaller yapılmaktadır. Ayrıca gene UKOME tarafından hazırlanmış olan bisiklet kiralama düzenlemesi ile ilgili yönetmelik de uygulanmamaktadır.[7]

1608 sayılı kanunun 1. maddesi gereğince işlem yapılması gerekmektedir.[8]

Yukarıda saydığımız suçların oluşmaması için ilgili yasaların  hükümlerinin yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu suçların oluşmaması için sorumluluk, yasaların görevlendirdiği kamu kurumlarınındır.

[1]https://www.anayasa.gov.tr/media/3555/yasama-hakki.pdf  

Devletin yükümlülüğü

Devletin yaşama hakkını koruma pozitif yükümlülüğünün  kaynağı, yaşama hakkının hukuk tarafından korunmasını emreden Sözleşme’nin 2(1). fıkrasıdır. Mahkeme şöyle demiştir: “Sözleşme’nin 2(1). fıkrasının bi- rinci cümlesi devlete sadece kasten ve hukuka aykırı olarak öldürmekten kaçınmayı değil, ama aynı zamanda egemenlik alanı içinde bulunan kişi- lerin yaşamlarını korumak için gerekli tedbirleri almayı da emreder”.228

Devlet, yaşama yönelik riskin gerçekleşmesi sonucu ölümün meydana gelmesini önlemek için ne tür tedbirler almalıdır? Devlet ilkin hukuki ted- birler almalıdır: “Sözleşmenin 2. maddesi bakımından yaşamı korumak amacıyla bütün uygun tedbirleri alma şeklindeki pozitif yükümlülük, her şeyden önce, devlete yaşama hakkına yönelik tehditleri etkili biçim- de önlemeyi hedefleyen yasal ve idari mevzuatı oluşturma ödevi yükler; bu konudaki hükümlerin çiğnenmesini önlemek, durdurmak ve cezalan- dırmak için mevzuatın adli mekanizmayla da desteklenmesi gerekir.”229 Sözü edilen kanuni ve idari mevzuat, yaşamı sona erdirmeyi yasaklayan genellikle ceza hükümlerinin (ve tazminat hükümlerinin) oluşturulması ve devlet görevlileri ile özel şahısların davranışlarının ve ayrıca yaşama karşı tehdit oluşturabilecek faaliyetlerin ve durumların düzenlenmesini ifade etmektedir; adli mekanizma ise kolluk, savcılık ve mahkemeleri ifa- de etmektedir.230

Devletin Yükümlülükleri – Yaşamı Koruma Yükümlülüğü

İkinci olarak, “Sözleşmenin 2. maddesi devlete “… yaşamı risk altında olan bir bireyi korumak için yetkililere belirli bazı durumlarda önleyici operasyonel tedbirler alma şeklinde bir pozitif yükümlülük de yükler.  https://www.anayasa.gov.tr/media/3555/yasama-hakki.pdf

[2] Madde 23 – (Değişik: 3/10/2016-KHK-676/20 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7070/18 md.)

Araç tescil belgesi ve tescil plakasının, araç üzerinde uygun durumda bulundurulması zorunludur.

Araç tescil belgesini araçta bulundurmayan veya tescil plakasını monte edilmesi gereken yerin dışında farklı bir yere takan sürücülere 92 Türk Lirası idari para cezası verilir. Araç bilgileri doğrulanıncaya ve plaka uygun yere takılıncaya kadar araç trafikten men edilir.

Yönetmelikte belirtilen nitelik veya ölçülere aykırı plaka takan, öngörülen sayıda plaka takmayan ya da farklı okunmasına veya okunamamasına neden olacak şekilde plakasında değişiklik yapan araç sahibine 412 Türk Lirası idari para cezası verilir, plakanın uygun duruma getirilmesi için 7 gün süre tanınır. Bu süre sonunda tescil plakalarını uygun duruma getirmeyenler hakkında 844 Türk Lirası idari para cezası verilir ve tescil plakası uygun duruma getirilinceye kadar araç trafikten men edilir.

Tescilli aracı plakasız kullanan sürücüye 1.698 Türk Lirası idari para cezası verilir ve tescil plakası takılıncaya kadar araç trafikten men edilir.

Başka bir araca tescilli veya sahte plakayı takan veya kullananlara 5.000 Türk Lirası idari para cezası verilir ve araç trafikten men edilir. Ayrıca bu kişiler Türk Ceza Kanununun 204 üncü maddesi hükmüne göre cezalandırılır.

[3] Madde 36 – (Değişik : 24/5/2013 – 6487/18 md.)

Motorlu araçların, sürücü belgesi sahibi olmayan kişiler tarafından karayollarında sürülmesi ve sürülmesine izin verilmesi yasaktır.

a) Sürücü belgesi olmayanların,

b) Mahkemelerce veya Cumhuriyet savcılıklarınca ya da bu Kanunda belirtilen yetkililerce sürücü belgesi geçici olarak ya da tedbiren geri alınanların,

c) Sürücü belgesi iptal edilenlerin,

araç kullanarak trafiğe çıktıklarının tespiti hâlinde, bu kişilere 1.407 Türk Lirası idari para cezası verilir. Ayrıca, aracın sürücü belgesiz kişilerce sürülmesine izin veren araç sahibine de tescil plakası üzerinden aynı miktarda idari para cezası verilir.

[4] 2918 sayılı trafik kanunu (Ek fıkra:21/2/2019-7166/5 md.)

[5] Madde 23 – (Değişik: 3/10/2016-KHK-676/20 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7070/18 md.)

Araç tescil belgesini araçta bulundurmayan veya tescil plakasını monte edilmesi gereken yerin dışında farklı bir yere takan sürücülere 92 Türk Lirası idari para cezası verilir. Araç bilgileri doğrulanıncaya ve plaka uygun yere takılıncaya kadar araç trafikten men edilir

Yönetmelikte belirtilen nitelik veya ölçülere aykırı plaka takan, öngörülen sayıda plaka takmayan ya da farklı okunmasına veya okunamamasına neden olacak şekilde plakasında değişiklik yapan araç sahibine 412 Türk Lirası idari para cezası verilir, plakanın uygun duruma getirilmesi için 7 gün süre tanınır. Bu süre sonunda tescil plakalarını uygun duruma getirmeyenler hakkında 844 Türk Lirası idari para cezası verilir ve tescil plakası uygun duruma getirilinceye kadar araç trafikten men edilir.

Tescilli aracı plakasız kullanan sürücüye 1.698 Türk Lirası idari para cezası verilir ve tescil plakası takılıncaya kadar araç trafikten men edilir.

Başka bir araca tescilli veya sahte plakayı takan veya kullananlara 5.000 Türk Lirası idari para cezası verilir ve araç trafikten men edilir. Ayrıca bu kişiler Türk Ceza Kanununun 204 üncü maddesi hükmüne göre cezalandırılır.

[6] https://tuhim.ibb.gov.tr/media/2327/adalar-İlçesi-ulaşım-ve-lojistik-yoenergesi.pdf

[7] https://www.istesob.org.tr/wp-content/uploads/2022/04/04.04.2022-tarihli-UKOME-kararlari.pdf

[8] UMURU BELEDİYEYE MÜTEALLİK AHKÂMI CEZAİYE

HAKKINDA 16 NİSAN 1340 TARİH VE 486 NUMARALI KANUNUN BAZI MADDELERİNİ MUADDİL KANUN (1)

Kanun Numarası : 1608

Kabul Tarihi  : 15/5/1930

Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 20/5/1930  Sayı : 1498

Yayımlandığı Düstur : Tertip : 3   Cilt : 11   Sayfa : 186

Madde 1 – (Değişik: 23/1/2008-5728/66 md.)

Belediye meclis ve encümenlerinin kendilerine kanun, nizam ve talimatnamelerin verdiği vazife ve salahiyet dairesinde ittihaz ettikleri kararlara muhalif hareket edenlerle belediye kanun ve nizam ve talimatnamelerinin men veya emrettiği fiilleri işleyenlere veya yapmayanlara belediye encümenince Kabahatler Kanununun 32 nci maddesi hükmüne göre idarî para cezası ve yasaklanan faaliyetin menine karar verilir. Bu kararda ilgili kişiye bir süre de verilebilir.

Belediye encümeni kararında belli bir fiilin muayyen bir süre zarfında yapılmasını da emredebilir. Emredilen fiilin ilgili kişi tarafından yapılmaması hâlinde, masrafları yüzde yirmi zammı ile birlikte tahsil edilmek üzere belediye tarafından yerine getirilir.

Bu madde hükümleri ilgili kanunda ayrıca hüküm bulunmayan hâllerde uygulanır.


Yayınlanma Tarihi: 06 Temmuz 2023  /  Son Güncellenme: 07 Temmuz 2023


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.