Paylaş
Tüm Sayılar      2023      Sayı 217 – Temmuz 2023      Yıllar Önce Basında Adalar

Yıllar Önce Basında Adalar


Adalar Vakfı, geçen yıllarda gerçekleştirdiği Mimoza Festivali (MimoFest) ve Lavanta Günleri gibi etkinliklerin bir devamı olarak bu yıl da Ada Çiçekleri etkinliği düzenlemek üzere hazırlıklara başladı. Adalar Müzesi’nde ve Adalar’da değişik mekânlarda yapılması planlanan etkinliklerin Adalar’da çok renkli günler yaşanmasına zemin hazırlayacağı düşünülüyor.

Çiçek ile ilgili etkinlikler Adalar’ın geçmişten gelen kimliğinin önemli bir parçasını yansıtması açısından özellikle önem taşıyor. 19. Yüzyılın sonlarından itibaren Adalar’da çiçekçilik faaliyetinin oldukça yaygınlık kazandığı biliniyor. İstanbul’un çiçek ihtiyacının epeyce bir bölümünün Adalar’dan karşılandığına ilişkin bilgiler çeşitli kaynaklarda yer alıyor.

Biz de “Yıllar Önce Basında Adalar” köşesinde bu ay geçmişte Adalar’da gerçekleştirilen “Çiçek Bayramı” ve “Çiçek Savaşı” gibi etkinliklerle ilgili bir basın taraması yapmaya çalıştık. Etkinliklerin hazırlıklarıyla ilgili haberlerden başlayarak konuyla ilgili olabildiğince çok haberi bir arada izlemek bu etkinlikleri daha iyi anlamak için eşsiz bir olanak sağlayacaktır.

Etkinliklerle ilgili haberlerin ardından gene basında yer alan konuyla ilgili yorum ve öneriler de ayrıca önemli görünüyor. Bu kapsamda özellikle Cumhuriyet gazetesi baş yazarı Yunus Nadi’nin (ki kendisi aynı zamanda Çiçek Bayramı ve Çiçek Savaşı etkinliklerinde jüri üyesi olarak yer almıştı) gazetede yayınlanan bir makalesini bu konuya ayırdığını görüyoruz. Yazıyı olduğu gibi aşağıda okuyabileceksiniz.

Geçmişin gazetelerindeki gezimize buyurun.


Çiçek bahçeleri

İkramiye verilmek üzere tetkikat başladı

İstanbul Ziraat Odası idare heyeti azaları muhtelif kollara ayrılarak bu ayın yirmi ikisinde Büyükadada açılacak olan çiçek sergisinden maada çiçek yetiştirmek hususundaki faaliyetlerinden dolayı ikramiye ve madalya almaları lazım gelen bahçeleri seçmektedirler. Dün tetkik edilen bahçeler arasında bilhassa Sadığın Heybeliadadaki plajın arkasında vücude getirdiği ve ilk defa burada mandaline yetiştirdiği karanfil ve çiçek bahçesi vardır.

Heybeli plajının açılması da buna tesadüf ettirilmiş ve davetliler tarafından İstanbulun güzel bir plâjını süsliyen bu bahçelerdeki yüzlerce çeşid karanfil, gül ve mandalinalar takdirle görülmüştür.

Heyet Boğazın muhtelif mahallerindeki diğer bahçeleri de tetkik ederek verilecek ikramiyeleri tesbit edecektir.

Cumhuriyet, 11 Haziran 1935, Salı


Adada çiçek bayramı ve merkeb yarışı

Adaları Güzelleştirme Kurumu, halkın adalara olan rağbetini artırmak için bu yaz için de bir çiçek bayramı tertib etmişti.

Çiçek savaşı yirmi üç haziran pazar günü saat on sekizde Büyükadada yapılacaktır. Muhtelif nakil vasıtaları iştirak edebileceklerdir. Bunun için savaş gününden evvel tertib heyetine müracaat edip kaydolmak şarttır.

Merkeb yarışı da yedi temmuz pazar günü saat on üçte yapılacaktır. Bu yarışta hareket noktası iskele olacaktır.

Birinci ve ikinci gelen merkeb sahiblerine para mükâfatı verilecektir.

 

Cumhuriyet, 15 Haziran 1935, Cumartesi


Çiçek sergisi

Bu cumartesi günü Büyükadada açılıyor

Adaları güzelleştirme kurumunun teşebbüsile, 22 haziran cumartesi günü Büyükadada bir çiçek sergisi kurulmasına karar verilmiştir. Sergi 23 haziran pazar günü akşamı nihayet bulacaktır. Sergide, çiçeklerle süs yapanlar arasında bir seçme yapılacak, birinci dereceyi alanlara 50, ikinci dereceyi kazananlara 30, üçüncü dereceyi kazananlara da 20 şer lira para mükâfatı verilecektir. Pazar günü çiçek savaşına ve çiçek sergisine iştirak edenlere verilmek üzere İl ve Şar 50 şer lira, Ziraat Odası ve Adaları güzelleştirme kurumu da 150 şer lira koymuşlardır. Ayrıca sergide çiçek ve fidan satışı da yapılacaktır. Bunun için sergiye iştirak edeceklerin çiçek ve fidanları parasız olarak oraya taşınacaktır.

Sergide dereceleri ayırmak üzere bir de jüri heyeti seçilmiştir. Heyet, Saliha Ruşen Eşref, Fatma Karlıdağ, başyazarımız Yunus Nadi, Ali Rıza Erem, Mustafa Arif, Şükrü Esmer, ressam Cemal Nadir ve Eyüb Hulûsiden ibarettir.

Çiçek bahçeleri gezildi

Vilayet Ziraat Odası heyeti dün de Büyükadaya giderek çiçek bahçelerini gezmişlerdir. Heyet mükâfat ve ikramiye alacakları tesbit etmektedir.

Cumhuriyet, 18 Haziran 1935, Salı


Çiçek savaşı yarın yapılıyor

Çiçek savaşı yarın Adada yapılıyor. Bizim kısaca çiçek savaşı diyip geçiverdiğimiz bu eğlence günü Avrupada büyük, çok büyük bir hâdise teşkil eder. MeseIâ Niste her sene yapılan çiçek savaşı bütün dünyanın alâkasını toplıyan, gazetelere, fotoğrafçılara günlerce mevzu teşkil eden nekadar canlı, parlak bir bayramdır.

İşte AdalarıGüzelleştirme kurumu Belediyenin yardımile bize bu pazar günü bu çiçek savaşının ufak bir nümunesini yaşatacak, geçen sene de yapılan ve birinci defa olmasına rağmen hatırı sayılır bir alâka uyandıran çiçek savaşı bu sene birçok eksiklerin tamamlanmasile daha güzel, daha canlı olacaktır. Halk ta beklenilen rağbeti gösterirse kimbilir, bu çiçek savaşı bir gün Avrupadakilere rekabet edecek bir varlık gösterir.

Çiçek sergisi

Çiçek sergisi de bugün Büyükadada açılacak ve yarın akşam kapanacaktır.

Cumhuriyet, 22 Haziran 1935, Cumartesi


Büyükadada dün çiçek sergisi açıldı, bugün de çiçek savaşı var

İstanbul İlbaylığı tarafından tertib edilen çiçek sergisi dün saat 17 de Büyükadada açılmıştır. Açılışta hükümet ve Şar erkanile birçok meraklılar bulunmuştur.

Sergi, bugün yapılacak olan çiçek bayramı müddetince açık bulundurulacak ve akşam üzeri kapanacaktır. Bu seneki sergiye 20 kadar firma iştirak etmiştir. Sergi küçük olmakla beraber, gösterilen çiçeklerin güzelliği bakımından çok kıymetlidir.

Ziraat direktörü Tahsinin riyasetindeki jüri heyeti bütün sergiyi gezerek dereceleri tesbit etmiştir.

Sergiye iştirak edenlerden Lütfi Arif birinciliği. tezyinat fidancılarından Etem ikinciliği, Hevbeliadadan Glayör ve karanfil fidanları ve çiçek sovanları sahibi Mehmed Sadık ve Büyükadadan Rifat üçüncülüğü, karanfilci Hasan dördüncülüğü, doktor Kenan, Ali ve Petro beşinciliği, karanfilci Kamil ve Refik altıncılığı kazanmışlardır. Kazananlara para mükâfatı verilmiştir.

Çiçek savaşı

Büyük önemle ve özenişle hazırlanan çiçek savaşı bugün öğleden sonra Büyükadada yapılacaktır. Bayramın güzel olması için tertib heyeti çok çalışmış ve muvaffak ta olmuştur.

Cumhuriyet, 23 Haziran 1935, Pazar


Büyükadada dün yapılan çiçek savaşı güzel oldu

Müsabakaya mevsimin en nadide çiçeklerile süslenmiş 16 araba girdi, mükâfat kazananlar aldıkları paraları Hava Kurumuna verdiler

Adaları Güzelleştirme cemiyeti tarafından tertib edilen çiçek savaşı dün Büyükadada büyük bir neşe içinde yapılmıştır. Çiçek savaşı, halk arasında büyük bir alâka uyandırdığından sabahtan itibaren Büyükadaya giden vapurlarda her zamankinden daha fazla kalabalık görünüyor, Adada caddeler insan sellerile kaplanmış bulunuyordu.

Savaşa saat 18 de başlandı. Geçid resminden evvel hakem heyeti İsplândit otelinin ön kısmında hazırlanan mahalde yer almış bulunuyordu. Hakem heyeti Saliha Ruşen Eşrefle Başmuharririmiz Yunus Nadi, Orhan Seyfi, Ziraat Odası Umumi Kâtibi Lütfi, Ziraat direktörü Tahsin, Ressam Kenan, karikatürist Cemal Nadirden mürekkebdi.

İnce bir zevkle süslenen arabalar Kadıyoran caddesinin arkasındanle 23 nisan caddesini takiben hakem heyetinin bulunduğu yerden geçmeğe başlayınca bir alkış tufanı kopmuştur. En önde Galatasaray izcileri yürüyor, arkadan askeri bando ve Şehir bandosu geliyordu. Arabalar da bunları takib ediyorlardı.

Savaşa giren ve mevsimin en nadide çiçeklerile süslenen 16 arabayı güzellikte birbirinden ayırdetmek çok güç oluyordu. Bilhassa birinciyi seçmek çok müşküldü. Hakemler, bu hususta bir karar verebilmek için geçid resmini iki defa daha tekrar ettirmek mecburiyetinde kaldılar.

Resmigeçide giren bir öküz arabası bilhassa dikkati celbediyordu. Bu araba çiçeklerle süslenmekle beraber daha fazla başaklara kuvvet verilmişti. Önüne Atatürkün bir resmi asılmış, içine ellerinde oraklar bulunan minimini Türk kızları yerleştirilmişti. Bu manzara, halkın çok hoşuna gitti. Arabadakiler coşkun alkışlarla karşılandılar.

Üçüncü defa yaptırılan geçid resminden sonra hakem heyeti şu kararı verdi:

Birinciliği: Miho Seferoglunun 16 numaralı arabası kazanmıştır. Bu araba çiçeklerden yapılmış bir tayyare şeklinde idi. Üzerinde de şu yazılar vardı: (Tayyare Kurumuna üye olunuz).

İkinciliği, çiçekçi Sabuncakisin arabası, üçüncülüğü Y at Kulübünün arabası, dördüncülüğü Akasya otelinin arabası, beşinciliği de İsplandit otelinin arabası kazanmışlardır.

Birinciye 50 lira mükâfatla kırmızı bir bayrak, ikinciye 30 lira mükâfatla Iâciverd bir bayrak, üçüncüye 20 lira mükâfatla turuncu bir bayrak, dördüncüye yalnız eflatun bir bayrak, beşinciye pembe bir bayrak verilmiştir.

Birinci, ikinci ve üçüncülüğü kazanan yurddaşlar kazandıkları paraları Tayyare Kurumuna vermişlerdir.

 

Cumhuriyet, 24 Haziran 1935, Pazartesi


Büyükadada çiçek savaşı

Çiçek bayramı güzel oldu. Kazanan arabalar kazançlarını Hava Kurumuna bırakarak alkışlandılar

Adaları güzelleştirme kurumu tarafından tertip edilen ve aylardanberi dedikodusu yapılan çiçek savaşı, dün akşam saat on sekizde, İsplandit Palasın terasaları önünde yerbulan bir jüri heyeti önünde açılmıştır.

Çiçek savaşı, bu yıl içerisinde yapılacak diğer büyük eğlence bayramlarının birincisiydi. 7 Temmuzda yapılacak merkep yarışı, bu seri halindeki eğlencelerin Adalarda ikincisi olacaktır.

Büyükada’da, daha bahar başlangıcındanberi çiçek bayramına büyük bir hazırlık gözüküyordu. Bütün Ada bahçivanları çiçeklerini bir taraftan 22 Haziranda açılmış olan sergiye hazırlıyorlar, diğer taraftan, çiçek savaşına çiçek yetiştirmek için büyük bir çalışma göze çarpıyordu.

Dün daha sabahtan Adanın her tarafında büyük bir hareket vardı. Savaşa girecek arabalar çiçeklerle donatılıyor, arabaları yönetecek (idare edecek) bayanlar seçiliyor, çiçek demetleri küçük büyük parçalara ayrılarak bir yöne (tarafa) yığılıyor; Ada, 1935 yılının sayılı günlerinden birini yaşamak için ateşli bir şekilde çalışıyordu.

Saat tam onsekiz. İsplandit otelin hoparlöründe küçük bir diyev veriliyor:

– “Sayın bayanlar, baylar … Hoşgeldiniz; Adalara güzellik, eğlence ve şeref getirdiniz … Şimdi, çiçek savaşı başlamak üzeredir …,,

Bu yıl, jüri heyeti arasında bir şair, iki ressam, bir gazeteci var … Yunus Nadi, Orhan Seyfi, Cemal Nadir ve İhap Hulusi… İsplandit Palasın bahçesinde beyaz mustatil bir masa önünde oturuyorlar. Görünüşleri çok ciddi… Fakat, birinci araba geçer geçmez bir buket çiçek Orhan Seyfinin gözlüklerini düşürüyor; jüri heyeti, artık çiçek savaşının eğlencesine iştirâk etmiştir: gülüyorlar…

Saat onaltı ile onsekiz arası, hakikaten Büyükada, büyük bir çiçek bayramı yaşadı. Zaten, çiçekler de sandığımız kadar pahalı değil; demeti bir kuruş…

Arabalar jüri heyetinin önünde tur yaptılar… Önde, Galatasaray yavruları, ellerinde hediye edilecek bayraklarla gidiyor; arkada asker ve deniz mızıkaları var. Daha arkada bir numaradan başlıyan arabalar…

Her araba, yarım dakika kadar jürinin önünde duruyordu. Okadar alkışlanıyorlar ki, eğer hava açmamış olsaydı, bu alkış bir yağmur takırtısı sanılacaktı.

Arabaların hemen hepsi güzel.. İki tanesinde bir uçak temsil ediliyor. Bir tanesi küçük bir köşe.. Bir başkasında yerli bir Anadolu kıyafeti var… Nihayet jürinin kararını vermek üzere olduğu dakika geldi. Hoparlörde dinliyoruz:

– Birinciliği Seferoğlu Yankonun 16 numaralı arabası kazanmıştır. İkinciliği çiçekçi Sabuncakis, üçüncülüğü Yat Klüp arabası, dördüncülüğü Akasya oteli arabası, beşinciliği İsplandit oteli arabasındaki çilotlar…

Halk arasında küçük bir münakaşenin geçtiğini dinlemekten kulaklarımı alamıyorum:

Birinciliği, jüri heyetinin beşinci seçtiği arabaya vermek için fısıltılar var… Fakat, İsplandit oteli önü okadar eğlenceli ki bu fısıltılar uzun sürmüyor. Bu arada hoparlörü ikinci bir defa daha işitebiliyoruz:

– Birinci, ikinci ve üçüncü gelen arabaların sahipleri 50, 30 ve 20 lira mükafatı Türk tayyare kurabasındaki çocuklar…

Halk şiddetle alkışlıyor.

Saat onsekiz… Arabalara birinciden beşinciye kadar mükâfatlar verilecek… Bunlar kırmızı, lâcivert, turuncu, eflatun ve pembe birtakım küçük bayraklar… Jüri tarafından törenle verildi; ve arabaların üzerlerine asıldılar…

  • • •

Adalarda çiçek savaşı için gülleri bitiren birisi, o kadar dalmıştı ki, duramadı. Önünde hakikaten bir çiçekten hiç de ayrılamıyacak kadar güzel bir bayanı, kolundan tutarak, bir demet çiçek gibi havalandırmak istedi. Arkadaşı:

– Aman azizim, dedi, korkuyorum ki Adaları güzelleştirme kurumunun hoparlörde verdiği öğüdü unutuyorsun!..

Hoparlör, çiçek savaşını açış diyevinin bir yerinde şöyle söylemişti:

– Çiçekler güzellik ve sıhhattir. Evlerinizin bahçesini ve içerilerini çiçeklerle donatınız…

Dalgın zat, en son bu diyevi kavrıyabildi:

– İyi ya işte, dedi… Benim de yapacağım şey bu öğüde uymaktı!

Bu buluşa siz ne dersiniz?

Kurun, 24 Haziran 1935, Pazartesi


Sergi açıldı, çiçek Bayramı bugün

İstanbul vilayeti tarafından Büyükadada tertip edilen çiçek sergisi dün saat 17 de açılmıştır. Açılış resminde Adalar kaymakamı Reşat, vilayet ziraat direktörü Tahsin, Cumhuriyet Halk partisi ileri gelenleri, ziraat odası azaları ve bir çok çiçek meraklıları ve halk bulunmuştur.

Sergi bugün Adalar çiçek bayramı müddetince açık bulundurulacak ve akşam kapanacaktır. Sergiye 15-20 kadar firma iştirak etmiştir. Sergi umumi bakışla.küçük olmakla beraber gösterilen çiçekler itibarile kıymetli ve zengindir. Bunlar arasında bahçe mühendisi Lutfi Arifin çiçekleri ve bilhassa mozayıkları, bodur çamları, kaktüsleri çok beğenilmiştir. Yine bunlar arasında Heybeliada plajı ve Mandalita ve çiçek bahçesi sahibi Mehmet Sadığın yetiştirdiği Glayer çok beğenilmiştir. Ziraat odası azası yerinde de Mehmet Sadığın bahçesini görerek takdir etmiştir.

Mecidiye köylü Hasanın karanfilleri beğenilmiştir. Büyükadada doktor Kenan tarafından yetiştirilen ortanca çok beğenilmiştir. Bunlara jüri heyetinin takdirine göre muhtelif mükâfatlar verilecektir.

Çiçek bayramı bugün

Adaları güzelleştirme cemiyeti tarafından yapılacağını yazdığımız çiçek bayramı bugün saat 18 de Büyükadada yapılacaktır. Bayram için ayrılan saha otellerin ilerisinden başlayarak iskeleye kadardır. Bayram için büyük hazırlıklar yapılmıştır. Birçok arabalar bin bir çeşit çiçeklerle süslenmiş olduğu halde geçeceklerdir. Ayrıca bir çiçek muharebesi yapılacak ve kazananlara mükâfatlar verilecektir.

 

Tan, 23 Haziran 1935, Pazar


Dün Büyük Adada büyük bir Çiçek Bayramı yapıldı

Dün Büyükadada çiçek bayramı ve çiçek savaşı yapılmıştır. Çiçek bayramı münasebetile dün Ada çok kalabalıktı. Çiçeklerle süslenmiş on araba iki taraflı dizilmiş, binlerce halkın alkışları arasından geçmişlerdir. Arabaların üstündeki genç kızlar, halka çiçek atmışlar, halk da çiçek atmak suretile mukabele etmiştir.

Merasime saat 18 i yirmi geçe başlanmıştır. Geçit resmi halinde sıralanan arabalardan birinciliği Sefer oğlunun arabası, ikinciliği Soyuncakisin arabası, üçüncülüğü de Yatklübünün arabası kazanmıştır.

Büyükada oteller caddesi âdeta çiçekten bir deniz haline gelmiş biribirine çiçek atan genç kız ve erkekler saatlerce çiçek muharebesi yapmışlardır.

Bundan sonra vilâyetin tertip ettiği çiçek sergisi açılmış ve binlerce kişi tarafından gezilmiştir. Sergi çok beğenilmiştir. Sergide bir çam ağacı bilhassa nazari dikkati celbetmiştir. Bu çam ağacı yirmi yaşında olmasına rağmen henüz boyu bir karıştır. Bu bir garibe olarak telâkki edilmektedir. Sergi gece geç vakit kapanmıştır.

Bu yıl Adalarda tertip edilen ilk eğlence ve bayram çok güzel olmuştur. Dün bir çok İstanbullular çiçek eğlencesinde bulunmak üzere Adaya gitmişlerdir. Bu yaz adalarda daha bir kaç eğlence tertip edilecektir. Adalarda yazı geçirmek üzere göç edenler de bir taraftan devam ediyor.

 

Tan, 24 Haziran 1935, Pazartesi


Heyecanlı Çiçek Muharebesi

Dün Adada Yapıldı Ve Çok Güzel Oldu

Bu yılın ilk  çiçek bayramı dün Büyükadada çok eğlenceli bir çiçek muharebesi şeklinde yapaldı. Bayram dün saat altıda başladı ve ilk olarak çiçek arabalarının geçit resmi yapıldı. On çiçek arabası geçit resmine iştirak etmişti. Bunlar arasında içinde tayyare biçiminde çiçeklerle süslü olan Sefer oğlu ailesinin arabası birinciliği, çiçekçi Sabuncakinin arabası ikinciliği, Yat klübünün arabası da üçncülüğü kazandı. Bin bir çeşit yaz çiçeklerile süslenmiş olan bu arabalar geçerken, iki tarafta birikmiş olan güzel ve göz kamaştırıcı tuvaletler yapanlar tarafından milyonlarla çiçek atıldı, ortalık gönül açan bir çiçek denizine döndü. Bayram için İstanbuldan Adaya binlerle merakla gitmişti.

Çiçek geçit resminden ve çiçek muharebesinden sonra vilâyet tarafından tertip edilmiş olan çiçek sergisi açıldı ve bu sergide çiçek teşhir etmiş olanlara mükâfatlar verildi. Bu sergide bir yıllık bir ömre sahip olan bir çam ağacı bilhassa göze çarpıyordu. Çünkü bu ihtiyar ağacın uzunluğu bir karışı geçmiyordu.

Sergide yüzlerce meraklı tarafından gezildikten sonra çiçek bayramı şen kahkahalar ve nükteli sözler arasında nihayet buldu.

 

Son Posta, 24 Haziran 1935, Pazartesi


Adaları Güzelleştirme Cemiyetine mektub

Çalışma şekillerimiz, dostlar alışverişte görsün derecesini geçmek için düşünüp taşınmak ve bir şeyler yapmağı araştırmak zorunda olduğumuzu kabul etmekte sizinle tükel olarak beraberiz. O halde hemen toplanıp neler yapabileceğimiz üzerinde konuşmağa başlıyalım:

İçinde oturmak hasebile denizdeki balığın suyu ve yeryüzündeki insanın havayı bilöeöesi kabilinden Adaların güzelliğini biz bile hakkile bilmiyoruz. Bunlar, İstanbulun kıyıcığında zümrüt su üzerine oturtulmuş elmas parçalarıdır. Korunmaları ve daha ziyade güzelleştirilmeleri için onlara artık bir önemle bakmak istiyoruz. Hakikaten bu elmas parçaları yaratıktan geldiği gibi bırakılmışlar, yahud yer yer biz insanların fena yaptığımız işlerle bozulmuşlardır. Bir parça sürekli, özlü ve özenli çalışma ile bunları birer dünya cenneti, birer çiçek buketi haline koymaklığımız çok kolaydır. Çaışılacak olan küçücük, yapılacak işler az ve güzeldir. Adaları tıpkı bir bahçe düzeltir gibi düzeltmek ve süslemek imkânı vardır.

Bu yıl yapılan çiçek bayramı biraz vakitsiz yapıldı. Eğer vaktinde bile yapılsaydı Adalar kendilerinde yetişen çiçek çeşidlerinin şimdiki miktarına göre bizce henüz böyle bir bayram yapmağı hakketmiş sayılamıyacaklarından böyle bir bayram gene yersiz olurdu. Adalarda o zaman çiçek bayramı yapılabilir ki yalnız Adalarda yetişen en görülmemiş çiçeklerden yalnız ahalisi değil, bu bayramı kutlulamağa gelecek bütün İstanbullular küçük büyük demetlerle süslenebilsinler, ve orada herkes kucak kucak çiçeklerle canlı bir bahar yaşatsınlar. Adalarda henüz bu ileri güzellikte alabildiğine bol çiçekçilik yoktur. Söz aramızda çiçek bayramına başlangıç olarak bu yıl orada kurulan sözümüz yabana çiçek sergisi sadece ayıbdı. İstanbul şimdiki halinde bile çiçekçilikte o serginin üç beş kırık dökük saksıda gösterebildiğinden hiç olmazsa yüz kere daha üstündür. Bununla beraber bizce İstanbulun bütün çiçekçiliği bir araya getirilse iyi bir sergiye yetmesi gene şüpheli görülür. Halbuki Adadaki sergi fakirin fakiri bir “söz aramızda” kepazelikti. Bu fena sınama bize Adalarda yapılacak iyi işler sayımına kuvvetli bir fikir vermek faydasını vermişse gene kâr saymalıyız.

Adaları güzelleştirmek için herşeyden önce buralarını ağaçlandırmalı ve çiçeklendirmeliyiz. Adalarda yer sahibi herkes kendi toprağını yemişli yemişsiz ağaçlarla süslemek ödevindedir. Eğer biz ağaç ve çiçek fidanlarını güzel, bol ve ucuz verebilirsek herkes daha iyi yapmak için adeta yarışa çıkacaktır. Zaten Adalarda bu işleri en iyi yapanlar her yıl mükâfatlandırılmalıdır. Halk bu ağaç ve çiçek fidanlarını bizim fidanlığımızdan alabilir.

Evet, Adalarda bizim her yıl yüzbinlerle fidan yetiştiren fidanlıklarımız ve çiçek sergilerimiz olacaktır. Bunları bir yandan halka dağıtacağız, diğer yandan Adaların ağaçsız ve çiçeksiz yerlerini onlarla bezeyeceğiz, hatta eldeki ormanları bu fidnlıkların yeni ağaçlarile tazelendireceğiz, çeşidlendireceğiz. Öyle yapacağız ki bu istekle ve bu hedefle işe koyulduğumuzun besinci altıncı yılından itibaren Adaların her biri kendi başına büyük birer çiçek buketi haline gelmeğe başlıyacaktır. Her Ada en iyi bir ev bahçesi gibi tarholunmuş bulunacaktır. Herhangi Adanın neresinde gezerse gezsin herkes kendini bir çiçek bahçesi içinde, güzel tarholunmuş bir park ortasında geziyor sanacaktır. Adalarda bu işi hakikaten bu şekilde ve hakikaten bizce şimdiye kadar hiç görülmemiş, hatta hiç hatıra gelmemiş bir yöntemde düzeltmek eldedir. Düşününüz ki bu yolda çalışılarak Adalarda portakal ve mandarin bahçeleri bile vücude getirilebilir!..

Bir taraftan Adaları, amma onların küçük büyük hepsini bu hale sokarken diğer taraftan onların yollarına çeki düzen vermeği unutmayız. Her Adada ve her Adanın denizile karasile her yanında oralarda gezmeğe gidecekleri memnun edecek türlü türlü eğlence ve istirahat yerleri yapılabilir. Adalarda otelcilik ve pansiyonculuk hükümlerine kat’iyyen dikkat olunan bir takım temelli kurallara uymak zorunda tutulur. Adalara gelen halkın kolay, kibar ve çok eğlenceli vakit geçirmeleri için yapılabilecek şeyler çoktur. O kadar çoktur ki altı ay oraya gelip gidecek halkı getirip götürmek için şimdiki vapur seferlerinin ve hatta şimdiki vapurların yetmediği görülebilir.

Bütün bu işler yapılabilmek için bir parçacık paraya ihtiyaç vardır, değil mi? Bu parayı Adalıların kendisi verir. Bu yıldan ve hatta bu günden tezi yok: Bütün Adalar halkı hükümete sunacakları bir mazbatayı imzalamağa koyularak bunda Adalara işliyen vapur biletleri ücretlerine birer kuruş eklenmesini ve bundan çıkacak para yekûnunun Adaları güzelleştirmeğe tahsis olunmasını istiyeceklerdir. Bu işin zorluğunu ilk üzerlerine alacak olanlar Adalarda oturan insanlardır. Onlar bunu seve seve yaparlar. Çünkü Adalar güzelleştiği, cennetleştiği zaman onların mülklerinin değeri ve kiraları şimdikinin birkaç katı artacaktır. Diğer halk ise şimdiki Adalar yerine birer cennete gitmek pahasına bilet başında bir kuruş fazla vermeği asla fazla bulmayacaktır.

Adaları kimseye artık yük olmaksızın böyle bedavadan urup eksiğine güzelleştirmek için bu ilk temel atıldıktan sonra ilk fidanlıklar ve sergi yeri olarak Büyükadanın Ayanikola koyundaki bostanlarr istimlâk edilmeli ve hemen işe başlanmalıdır. Bu işlerin iyi sonuçlar verebilmesi için onların başına bu işlerden çok iyi anlıyan insanlar koyacağımızı söylemeğe yer bile yoktur. İşte bütün Adaları en  çok 5 yılda birer cennet haline koyacak ilk düşüncelerimiz.

YUNUS NADİ

 

Cumhuriyet, 8 Ağustos 1935, Perşembe


KENDİ KENDİMİZİ TENKİD:

Adalar nasıl güzelleştirilir?

Yalovadan başlıyan Atatürk, yaratıcı elini Floryaya da attı. Biz bu ikinci adımda Büyük Türkün büyücek bir maksadını sezinliyoruz: O Cumhuriyetin İstanbulunu yapmak ve bunun için de bize yol göstermek istiyor galiba. Eğer hakikaten maksad bu ise sonucun muvaffakiyetini şimdiden ilân edebiliriz.

Adaları Güzelleştirme Kurumunun evvelki gün çiçek sergisi, dün de çiçek bayramı vardı. Kurumun güzel niyeti ve sebatlı calışışı her türlü takdir!ere lâyık olmakla beraber himaye ve teşvik görmiyen adımlarının cesaretsizliği insana acımak hissi vermekten geri kalmıyordu. İstanbula yönelen Atatürk hamlesile şimdi Adaların da artık dev adımlarile güzelleşmeğe doğru gideceğini muhakkak sayabiliriz.

Gümüş Marmaranın göğsüne kakılmış zümrüd Adalar ufak himmetlerle birer cennet olabilirler, ve hiçbir yere büyük bir yük olmaksızın.

Yaz mevsimi Adalara gidenler vapur ücretlerinde çok değil, bir kuruş verseler bunun yekûnu 15 – 20 bin lira gibi birşey tutar. İşte belli bir program dahilinde sarfolunacak bu para sekiz on sene içinde zaten güzel Adaların bütün bütün güzelleştirilmesini gözler kamaştırıcı bir gerçeklik yapabilir. Yapılmıyacak şey mi? Bilâkis nekadar kolay değil mi?

 

Cumhuriyet, 24 Haziran 1935, Pazartesi


Sözün Kısası

Merkeb yarışı

Tramvayla geliyordum. Önümdeki sırada, elinde açık bir gazete tutan birisi yanındaki dostile hasbihal ediyordu:

– “Be birader! Diyordu. Şu Adaları güzelleştirme cemiyetine bir içerliyorum ki! Mübarek yer, yıllardır susuzluktan cayır cayır yanar. Buna bir çare bulmazlar, sonra da eşek yarışı tertip ederler.. bunu yapacak yerde, Adanın suyunu temin etmenin yolunu gösterene bir mükâfat adasalar, daha iyi olmaz mı?

Gene buna göre yapılacak neler var? Maksat, Adaya karşı halkın rağbetini çekmek, arttırmak ise, bu, eşek yarıştırmakla olmaz. Gazino, lokanta, otel tarifelerini, araba ücretlerini ucuzlattırmağa, aileler için vapur, yemek, otel, araba ücretleri bir arada, tenzilatlı vikend – hafta sonu – biletleri tertip etmeğe, ucuz pansiyonlar, meselâ Büyükadanın Maden cihetinde, Heybelide, Papas mektebinin altına tesadüf eden arazide, harcı alem, ikişer, üçer odalı yazlık ahşap bungalov’lar, yani ufacık köşkceğizler yapmağa baksalar daha pratik olur sanırım. Bugünkü günde yazın iki, üç ayını Adada geçirmek o kadar pahalıya maloluyor ki bir çokları Varnaya, Köstenceye gitmeyi tercih ediyorlar.

Adaları güzelleştirme cemiyetının de işi yoksa eşek yarıştırsın!»

Bu adamın dedikleri doğru idi. Hakikaten, Adalara rağbet uyandımak için tutulan yolun pek de rast olmadığına ben de kaniim.

Lâkin, eşek yarışı bahsine gelince, kendisinden biraz ayrılacağım: Zira, nice vakittir, Avrupa devletlerinin, karada, denizde, havada silahlanma yarışına, yüreklerimiz hoplıya hoplıya şahit olmaktan bıktık, usandık.

Varalım bugün de biraz, eşek yarışı gibi, müslihane bir yarış seyredelim.

Hiç değilse bunun sonunda beşeriyet için bir zarar yoktur!

Ermel Talu

Son Posta, 28 Haziran 1936, Pazar


Yayınlanma Tarihi: 01 Temmuz 2023  /  Son Güncellenme: 07 Temmuz 2023


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.