Paylaş
Tüm Sayılar      2023      Sayı 212 – Şubat 2023      Şubat Sevmek Zamanı

Şubat Sevmek Zamanı


Şubat’ta aşktan bahsetmek şart mıdır? Şubat ayının aşkla ilişkisi aslında Antik Çağ söylencelerine kadar uzanıyor. Gamelyon ayı olarak bilinen bu dönem Zeus ile Hera’nın evliliğine adanmış. Yine de Aziz Valentine ile aşk bağlantısının efsaneden ibaret olduğunu, “valentine” kelimesinin ve Şubat ortasının aşk ile ilişkilendirilerek bir “çift”leşme ve kutlamaya dönüşmesinin 14. yüzyılda ortaya çıktığını, günümüz anlamında bir “Sevgililer Günü”nün ise ancak 1800lerde boy gösterdiğini aktarıyor çoğu kaynaklar. Üstelik 1969 yılında Katolik Kilisesi Aziz Valentine Günü’nü takvimden siliveriyor!

İşin acı gerçeği, Noel-Yılbaşı ile Paskalya arasında piyasayı boş bırakmamak için bir “gün” ilan eden Amerikan tebrik kartı firması Hallmark sayesinde Şubat’ı “aşk ayı” diye anar olduk. Aşklar ille de yazın yaşanacak diye bir kural yok; ada sahillerinde kışın da fırtınalı aşk rüzgarları esmiş, sevenleri kimi zaman kavuşturmuş, kimi zamansa savurup ayırmıştır kuşkusuz. Öyle ya, Yahya Kemal’in “Sessiz Gemi”sinin sanıldığı gibi ölüm değil, Adalar’da bekleyen Celile Hanım’a yetişmek üzere koşturduğu ama son dakikada kaçırıp ardından baktığı ada vapuru üzerine yazıldığı rivayeti dolaşır dillerde.

Adalar sırf büyük aşkların mekânı değil; büyük aşk filmlerine, dizilerine de sahne oldu bugüne kadar. Başlıklar saymakla bitmez ama bunların arasında Türk sinemasına kattıklarıyla bir “başyapıt” olarak nitelendirilen ve ilk defa 22 Nisan 1966’da Kulüp Sinema 7’de gösterildikten sonra 1966’da Uluslararası Kartaca Film Festivali’nde yarışma dışı olarak ikinci kez gösterime giren Sevmek Zamanı’nın ayrı bir yeri var.  Uzun bir sessizlik ve unutulma döneminden sonra yönetmeni Metin Erksan’ın onuncu ölüm yıldönümünde MUBI tarafından 4K kalitesinde restore edilen filmin önce 20 Ekim 2022’de Lumière Film Festivali’nde galası yapılır ve aynı yıl Kasım ayında da yeniden gösterime (MUBI platformunda) girer.

Baş rollerinde Müşfik Kenter, Sema Özcan, Fadıl Garan ve günümüzde at gravürleri ve heykelleri ile tanınan ünlü ressam Süleyman Saim Tekcan gibi isimlerin yer aldığı 1965 yapımı Sevmek Zamanı, filmin çekildiği evin sahibi ailenin oğlu, Büyükadalı Moris Danon ile geçtiğimiz hafta kahve içerken yeniden aklıma düştü.

Sevmek Zamanı isminden de anlaşılacağı üzere bir aşk filmi. Ama bildik kalıplardan çok uzak, alışagelinmemiş bir film. Artık bir deyim haline gelmiş “Türk filmi” izleği zengin fabrikatörün kızı-fakir ama dürüst oğlan şablonunu bambaşka bir yere taşıyor. Sinematografik başarısı, ustalıklı simgeleri, katman katman işlenen duygusal derinlikleri ve bunları izleyiciye ses üzerinde verişi de cabası.

Filmin ilk sahnesi Büyükada’da bir evde açılır. Yağmurlu bir gündür. Boş ve lüks bir evde boyacılık yapan Halil (Müşfik Kenter) duvarda gördüğü dev boyuttaki portre fotoğrafa âşık olur. Uzunca bir süre eve gizli gizli giren ve saatlerce resmi seyreden Halil bir gün portrenin sahibi Meral’e yakalanır. Meral (Sema Özcan) Halil’in kendisine âşık oluşuna vurulur. Halil ise Meral’in aslını değil, sadece suretini ister.

Meral: Niçin benim resmime bakıyorsun? Cevap vermeyecek misin bana? Yoksa gerçeği söylemekten korkuyor musun?

Halil: Öğrenmek istediğini Mustafa söylemiştir sana.

Meral: Ben, senin söylemeni istiyorum. Herhalde bana ait olan bir şeyi öğrenmek hakkımdır.

Halil: Hayır, sana ait bir mesele değil bu. Resminle benim aramdaki bir durum seni ilgilendirmez. Ben senin resmine aşığım.

Meral: İyi ama âşık olduğun resim benim resmim. İşte ben de buradayım, söyleyeceklerini dinlemeye geldim.

Halil: Resmin sen değilsin ki. Resmin benim dünyama ait bir şey. Ben seni değil, resmini tanıyorum. Belki sen benim bütün güzel düşüncelerimi yıkarsın.

Meral: Bu davranışların bir korkudan ileri geliyor.

Halil: Evet, bir korkudan ileri geliyor. Bu korku sevdiğim şeye ebediyen sahip olabilmek için çekilen bir korku. Ben senin resmine değil de, sana aşık olsaydım, o zaman ne olacaktı? Belki bir kere bile bakmayacaktın yüzüme. Belki de alay edecektin sevgimle. Halbuki resmin bana dostça bakıyor. İyilikle bakıyor. Ve ebediyen bakacak.

Meral: Ben de sana bakmak istiyorum.

Halil: Hayır, benimle resminin arasına girme, istemiyorum seni. Ben senin yalnız resmine aşığım!

Halil resme baktığı saatler boyunca kafasında yarattığı, yaşattığı, konuştuğu Meral’i sever. Âşık olduğu Meral aslında Halil’den başkası değildir. Meral’in gerçekliği ve ailesinin de onu seven bu adamı kabullenişi, Halil’in zihnindeki ulaşılmaz ve idealize edilmiş sevgiliye varmasına engel olabilecek unsurları ortadan kaldırdığı gibi sınıf çatışmalarına da yer vermez. Türk filmi basmakalıplarının aksine Meral başta olmak üzere tüm karakterler sevenler birleşsin ister. Halil hariç. Halil’in tek isteği Meral’i umutsuzca uzaktan sevmektir. Uzak bir suretin bu kadar çabuk ve kolay bir şekilde ulaşılabilir hale gelmesinden, tinsel aşkının tensele dönüşme olasılığından rahatsızlık duyar. Halil belki de saatlerce baktığı cansız bir imgeye gerçekte kendini yansıtmış, Narkissos’u andıran bir şekilde de kendi yansımasına -fiziksel değil ama düşünsel boyutta- âşık olmuştur. Gerçek Meral bu tek kişilik aşk ilişkisini bozacak tek engeldir bir anlamda.

Sessizlikler ve simgelerle örülü filmin devamını anlatmayacağım; seyretmenizi öneririm. Tamamı filmde bir yandan yalnızlığı ve kapanmayı bir yandan da huzuru simgeleyen adada geçmiyor elbette ama o nefis siyah-beyaz sahneler hiç bitmesin istiyor insan, mekân neresi olursa olsun.

Şubat sevmek zamanı. Şubat en derin yaraları el birliğiyle, sevgiyle sarmak zamanı.


Yayınlanma Tarihi: 07 Şubat 2023  /  Son Güncellenme: 07 Şubat 2023


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.