Paylaş
Tüm Sayılar      2023      Sayı 220 – Ekim 2023      Kıyı Kenar Çizgisinde Biten Planın Hikayesi-1

Kıyı Kenar Çizgisinde Biten Planın Hikayesi-1

Y. Mimar


Adalar Koruma Amaçlı İmar Planı kıyı kenar çizgisine gelip dayanıyor fakat bir türlü denize erişemiyor. Oysa bizler her gün bu adanın kıyılarında geziyor, yemek yiyor, çay içiyor, vapura veya motora biniyor, denize giriyoruz. Plan arkamızda biz önde nasıl bir iş bu? Denizimiz olmazsa ada olamayız, ama planda deniz yok. Çok komik bir durumdayız. Adalar’da yaşayıp denize giremiyoruz ya bu da onun gibi bir şey. İmar planımız var ama kıyılarımız plansız. Hadi bakalım! 

Çok söyledik, çok yazdık “imar planı, bina yapma planı değildir” diye.  İmar planı bir kentin yaşama planıdır. Dünyadaki bütün adalılar denizle yaşarlar. Size bu yazıda, “ada olan yerde deniz olmasa da olur”u ısrarla bize dayatmaya çalışan planın anlaşılmaz hikayesini anlatmaya çalışacağım.

Adalar’ın imar planlarına yapılan itirazlara Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan cevap gelmedi. 28 Eylül bu cevapların verileceği son tarihti. Bu durumda bütün itirazlar zımnen reddedilmiş durumda. Bu durum, bundan sonraki dönemde bakanlığın, planlara yapılan itirazlar sonucu ortaya çıkabilecek revizyonları yapmayacağı anlamına gelmiyor. Önümüzdeki otuz gün içinde bazı revizyonlar olabilir.

Yapılan itirazların arasında en ortak itiraz, kıyı kenar çizgisinin deniz tarafında kalan alanın (yani kıyının) bu planın bütünlüğü içinde yer almaması. Bakanlık tarafından onaylanan plan, Adalar’ın kıyı kenar çizgisinin dışında kalan alanları, iskele, liman, barınak, yanaşma yeri, rıhtım, dalgakıran, kayıkhane, istinat duvarı, tasfiye ve pompaj istasyonu gibi donatıları planlama kapsamı dışına atıyor. Dolgu alanlarda ve kıyılarda yer alan spor kulüplerinin, su ürünleri kooperatiflerinin, balıkçı barınaklarının, çekek yerlerinin bu planla ilişkisi açık değil. Daha iyi anlatmak için size aşağıda Kıyı Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’in son sayfasındaki örnek şemayı göstereyim.

https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=4897&MevzuatTur=7&MevzuatTertip=5

Bu bir şema ve sarı ile işaretlenmiş bölüm yapılan imar planının dışında kalan bölgeden neyi kastettiğimizi gösteriyor. Kıyı çizgisi[1] yani denizin kıyıyı öptüğü çizgi ile kıyı kenar çizgisi[2] yani karanın bittiği ve denizin doğal şekilde doldurduğu veya insan eli ile doldurulmuş alanın sınırı arasında yer alan kıyı[3] tabir ettiğimiz alan, planın dışında kalıyor. Bunun hangi gerekçe ile yapıldığını bilmiyoruz ama şunu biliyoruz ki kıyılar her zaman iyi para eder ve bu durum “bu kararları aceleye getirmeyelim, bu alan gri kalırsa istediğimiz şekilde, duruma göre kararlar alabiliriz “arka niyetine bir zemin hazırlıyor diye düşünmemizi meşru kılıyor.

Bu planlarda kıyı kenar çizgisinin ötesine acaba ne oldu?

Bu öte bölge en önemli yatırım alanlarıdır. Buralarda marinalar, yat çekek yerleri ve bu işlevlere hizmet veren yapılar yapılabilir, plajlar düzenlenir, şezlong-şemsiye kiralanır, büfeler açılır, kapalı alanlar yaratılıp bölge halkı buralardan uzak tutulur, hasılı deniz satılır ve bu işleri devlet birilerine tahsis eder ve onlar da anayasaya ve kanunlara rağmen herkesin malını herkese bir güzel satarlar ve para kazanırlar. Bu işe kamu yönetimleri izin verir. Kıyılar halk için hiç de öyle Anayasa’nın dediği gibi “herkesin eşit ve serbest kullanımına açık olan ve kamu yararına kullanılması zorunlu olan bir alan” değildir. Bakmayın siz yazılanlara, yazılan yazılmıştır ama yapılanlarla yazılanlar başka başka şeylerdir. Kanunsuz işler mevzuata uygun olarak yapılabilir.

Aşağıdaki haritalar Büyükada’dan. Gördüğünüz sarı alanlar Büyükadalılar’ın neredeyse %90nının hayatını gün boyunca geçirdiği alanlardan biri; iskelelerin olduğu Atatürk Meydanı’ndan başlayarak Gülistan caddesi boyunca balıkçı barınağı ve kumsal çıkarma rampasına kadar olan sahil şeridi. Fakat buraların nasıl düzenleneceği hakkında planda en küçük bir bilgiye rastlamamız mümkün değil. Kıyı kenar çizgisinin ötesine geçtiğiniz zaman başka bir yere mi girmiş oluyorsunuz?  Olur mu böyle bir şey…

Sahil- Atatürk Meydanı – İskeleler

Kumsal, balıkçı barınağı, mendirek

 

Büyükada’da yaşayanlar çok iyi bilirler; en zor işlerden biri denize girmektir. Deniz çoğunlukla manzarası uygun balkon ve pencerelerden seyredilir ve denizin varlığı deniz gören evler için manzaradan ibarettir. Yalılarda oturanlar denizlerine ulaşabilirler, kulüplere üye olanlar yaz boyu denizden yararlanırlar ama diğer adalılar plajlara para vermeden denize girmek için ya adanın kuzeyinde yer alan dolgu alandaki taşlıkları ya da Maden kumsal sonundaki iskeleyi veya deniz kızının buyurun dediği küçük sahil parçasını kullanmak zorundadırlar. Tabii ki günübirlik gelen ve plajlara para vermek istemeyenlerle birlikte. Nizam’dakiler için ise Kırlangıç sokağın sonunda yer alan kayıkhane azıcık para harcamak gerekse de o bölgenin ihtiyacına cevap verir. Tekne sahipleri ise irili ufaklı tekneleri ile denize ulaşmakta sıkıntı çekmezler.

Büyükada’da sokaklar sahillere iner fakat denize ulaşamaz çünkü bittikleri yerde mutlaka bir engel vardır. Çeşitli engeller: mesela kimi sokakların sonunda birileri şezlong, şemsiye, çay satıyordur mutlaka bir şeyler ödemeniz gerekecektir, kimilerinin de bittiği yeri komşu yalı parselleri kapatmıştır.

İmar planlarımız bu soruna bir çözüm getirmiyor. Demiyor ki “kıyılarda adalar halkı denizden şu şekilde yararlanacaktır”, demiyor ki “kıyılarda tesis kurma imtiyazını kamu kurumlarından alan işletmeler adalılar için şu olanakları yaratacaklardır” vb.

Planlanan alanların bu alanlar ile bağlantısı müphemdir.

Sözkonusu planlar bu hali ile ayıplı mal durumundadır.

Eğer ada hayatı asıl olarak kıyı hayatı ise, ulaşımı, lojistiği, sporu, dinlenmesi, meyhanesi, balıkçılığı ile buraları planlamadan adaları nasıl planlarsınız?

Hayret!!!! Hadi bakalım.

 


[1] Resmî Gazete Tarihi: 03.08.1990 Resmî Gazete Sayısı: 20594 Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik

Tanımlar

Madde 4-……Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, taşkın durumları dışında, suyun kara parçasına değdiği noktaların birleşmesinden oluşan meteorolojik olaylara göre değişen doğal çizgidir.

[2] Resmî Gazete Tarihi: 03.08.1990 Resmî Gazete Sayısı: 20594-Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik

Tanımlar

Madde 4- …… (Değişik: RG- 30/3/1994-21890) Kıyı Kenar Çizgisi: Deniz, tabii ve suni göl ve akarsuların, alçak-basık kıyı özelliği gösteren kesimlerinde kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturduğu kumsal ve kıyı kumullarından oluşan kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık benzeri alanların doğal sınırı; dar-yüksek kıyı özelliği gösteren kesimlerinde ise, şev ya da falezin üst sınırıdır.

[3] Resmî Gazete Tarihi: 03.08.1990 Resmî Gazete Sayısı: 20594-Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik

Tanımlar

Madde 4-…. (Değişik: RG- 30/3/1994-21890) Kıyı: Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alandır.


Yayınlanma Tarihi: 09 Ekim 2023  /  Son Güncellenme: 09 Ekim 2023


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.