Paylaş
Tüm Sayılar      2024      Sayı 231 – Eylül 2024      Yıkıntılar, Hüzün ve Heybeliada Sanatoryumu

Yıkıntılar, Hüzün ve Heybeliada Sanatoryumu

Prof. Dr.


Heybeliada’nın en heybetli binaları (her adada olduğu gibi, ama belki bir nebze daha gergin bir şekilde) adalara atfedilen yalıtılmışlık imgesini ters yüz eden anıtlar gibiler. 19. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin iradesi veya himayesi ile kurulan Bahriye Mektebi, Ruhban Okulu ve Ticaret Mektebi adayı uzun yıllar dünyaya bağlamış, halen de bağlamaya devam ediyorlar. Sınırlarının çok ötesindeki siyasî, dinî, askerî yapılara dönemlerinin en prestijli eğitim kurumlarıyla eklemlenen Heybeliada’nın, Cumhuriyet dönemindeki en iddialı ve adanın ününün tüm ülkeye yayılmasını sağlayan devlet kurumu ise Sanatoryum olmuş. 1924’te Avrupa’daki -Davos gibi- meşhur modelleri örnek alınarak açılan ve kapasitesi git gide artarak, seksen bir yıl boyunca ülkenin dört bir tarafından gelen verem ve diğer göğüs hastalarına hizmet veren Heybeliada Sanatoryumu, Türkiye’nin ilk devlet sanatoryumu olarak hem tıp tarihi hem de Cumhuriyet tarihinin en önemli kurumlarından biri. Fakat, bugün adadaki boşaltılmış, işgal edilmiş ya da işlevsizleştirilmiş birçok kültürel miras mekânı gibi, Heybeliada Sanatoryumu da, kapatıldığı 2005 yılından bu yana viran halde kaderini bekliyor. Kuruluşunun 100. yılında, Sanatoryum binalarının Sağlık Bakanlığı’ndan Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilmesi, tarihsel miraslarına sahip çıkan adalıların ve sivil toplum kuruluşlarının verdiği hukukî mücadele sayesinde önlenmiş olsa da, geleceğe dair belirsizlik sürüyor.

Bu ortamda, Sanatoryum’un dünü, bugünü ve geleceği konusunda bilgiye dayalı bir tartışma zemininin oluşması ve en başta adalıların bu sürece dahil olması için emek verenler de neyse ki varlar: Adalı Dergisi, BiaNet, Medyascope gibi medya kuruluşları, Dünya Mirası Adalar, İstanbul Tabip Odası (İTO), Türk Toraks Derneği gibi sivil girişim ve kuruluşlar bu zemini yaratan kanallar oldular. Sosyal medyada paylaşılan birçok video ve iletilere yapılan yorumlar, ülkenin dört bir yanındaki insanların bu kurumla ilgili hafızalarının canlılığını, dünya/Türkiye tıp tarihi ve ülke tarihi açısından değer ve önemini gösterdi.[1] Cumhuriyet’in ilk ücretsiz kamu sağlık kurumlarından biri olan Sanatoryum’un bir hafıza mekânı olarak eşsiz bir miras olduğu, kurumun eski çalışanları ve uzmanları tarafından hem bu çevirim içi mecralarda hem de İTO’nun hazırladığı “Sağlıkta Hafıza Mekanları:  Heybeliada Sanatoryumu” belgeseliyle anlatıldı.[2] Belgeselin gösterimi Heybeliada’da, sonuncusu eski Rum Okulu’nun önündeki pazar alanındaki bir İBB FilmAda etkinliği şeklinde olmak üzere, iki kez yapıldı, bu sayede ada sakinlerince de izlenebildi.

Sanatoryum binalarının azından bir kısmının  adanın ekolojisi ile yaz ve kış nüfuslarının ihtiyaçlarına uygun, ücretsiz sağlık hizmeti veren bir kurum ya da bir sağlık, verem müzesi olarak yeniden canlandırılması talebi tüm bu platformlarda dile getirilirken, bu konudaki farklı fikir ve projeksiyonların kapsamlı bir şekilde tartışılabileceği bir forum henüz gerçekleşmedi. Yine de, geçtiğimiz bahar ayında Heybeliada’nın bir başka hafıza mekânı olan İnönü Evi Müzesi’nde, geniş çaplı bir forum olmasa bile otuz kadar adalının katıldığı bir atölyede Sanatoryum meselesinin farklı boyutları ele alındı. Karakutu Derneği’nin* düzenlediği “Semtlerle Şehrin Hafıza Katmanları: Adalar Atölye Dizisi”** kapsamındaki 21  Nisan 2024 tarihli bu buluşmada, yukarıda bahsedilen belgesel ile Sanatoryum’un uzun yıllar başhekimliğini yapan Dr. Tevfik İsmail Gökçe’nin 1957’de yayımladığı Heybeliada Sanatoryumu Kuruluş ve Gelişimi (1924-1955) başlıklı kitabın yeniden basımında emeği geçen, tıp ve psikiyatri tarihçisi, aynı zamanda Heybeliada sakini Dr. Fatih Artvinli bilgilerini paylaştı. Artvinli’nin İnönü Müzesi ve Terk-i Dünya Manastırı’ndaki sağlık ve sosyal bilimleri birleştiren “Heybeliada Sanatoryumu: Tarih, Hafıza ve Şifa” başlıklı sunumu, Sanatoryum’un erkekler bölümünün harap haldeki bahçe, koridor ve salonlarındaki gezi ve sohbetlerle devam etti.

Artvinli’nin deyişiyle, “İstanbul ve Türkiye’nin tıbbi, toplumsal ve kültürel hafızasında yer etmiş değerli bir kurumsal miras” olan Heybeliada Sanatoryumu’nun modern bir Cumhuriyet kurumu olarak kuruluş ve gelişim aşamalarını, bir şifa arayış mekânı olarak ada tarihi bağlamında dinleyip anlamak ufuk açıcı oldu. Kurumun, Burgazada ve Büyükada’daki özel sanatoryumlar gibi Adalar’da açılan diğer şifa merkezlerinden farklı olarak, ücretsiz kamu hizmetinin verildiği, sağlığa bütünselci yaklaşımın yanı sıra, hastaları sonraki yaşamlarına da hazırlayarak onlara meslekî eğitimler veren bir rehabilitasyon merkezi olarak da hizmet vermesi gibi olguları öğrenmek, kaybedilenin değerini idrak ile bundan kaynaklanan üzüntüyü tetikledi. Ziyaret sırasında, yıkıntılar, cam kırıkları, çoğu yanık ve çürümüş hastane kayıt dosyaları arasında dolaşırken ise utanç ve hüzün, Çamlimanı ve Marmara Denizi’nin mavi huzuru ile karıştı.

Karakutu Derneği, 2024 sonbaharında da, sıradan insanlar, edebiyatçılar, adalılar ve eski çalışanlar açısından bir hafıza  mekânı olarak Heybeliada Sanatoryumu’nu anlamayı ve tartışmayı amaçlayan atölyeler düzenlemeye devam edecek.


* 2014 yılından beri düzenlediği hafıza çalışmaları programları ve hafıza yürüyüşleriyle, gençlerin insan hakları ve demokratik değerler konusunda duyarlılık kazanmasını hedefleyen Karakutu Derneği hakkında ayrıntılı bilgi için: https://karakutu.org.tr

**Karakutu @Heybeliada Semtlerle Şehrin Hafıza Katmanları: Adalar 1 atölye dizisi ile ilgili Adalı Dergisi’nin Mayıs sayısında yayınlanan yazıya buradan ulaşabilirsiniz: https://adalidergisi.com/tum-sayilar/2024/mayis-sayi-227/heybeliadada-bir-hafiza-calismasi-karakutuheybeliada/

[1] Örneğin: Hasan Ada, Heybeliada Sanatoryumu: Terk edilmiş hastaneye girdim.

https://www.youtube.com/watch?v=Yqr1MXE413Y, 11 Nisan 2020, 277.248 görüntüleme (erşim tarihi 5.9.2024).

[2] Alaattin Timur, Adnan Payaslı (2023) https://belgesel.istabip.org.tr/


Yayınlanma Tarihi: 10 Eylül 2024  /  Son Güncellenme: 10 Eylül 2024


Bu yazı hakkında yazarımıza ve editörlerimize iletmek istedikleriniz mi var?
Aşağıdaki formu kullanarak kendisine ulaşabilirsiniz.
(Bu formdaki bilgiler, yazarımız ve editörlerimizin mail adreslerine iletilecektir.)


Çerezleri Yönetin!

Sitemizde sizlere daha iyi hizmet verebilmek, güvenlik ve sizi tanımak adına çerezler kullanmaktayız, detayları öğrenmek için buraya tıklayabilirsiniz.

Gizlilik Politikanızı ve KVKK Aydınlatma metnini okumak için buraya tıklayınız.

Eğer sitede gezinmeye devam edersiniz politikamızı onaylamış sayılacaksınız.